CHP Antalya Milletvekili Aliye Coşar, TBMM Adalet Komisyonu’nda görüşülen 11. Yargı Paketi’ne sert eleştiriler yöneltti. Coşar, paketin toplumun adalet beklentisini karşılamadığını, önceki yargı paketlerinden farkı olmadığını ve Türkiye’nin gerçek bir yargı reformuna ihtiyaç duyduğunu söyledi. İlk yargı paketinin 2019’da kabul edildiğini hatırlatan Coşar, “Kaç bakan, kaç komisyon başkanı, kaç milletvekili değişti; paketler değişmedi. Her seferinde yargıya olan güven daha da düşüyor” dedi.
“ANAYASA’NIN UYGULANMADIĞI YERDİ YARGI REFORMU OLMAZ”
Coşar, Anayasa Mahkemesi ve AİHM kararlarının iktidar tarafından uygulanmadığı bir ortamda çıkarılan paketlerin işlevsiz olduğunu savunarak, “Anayasa’nın yok sayıldığı, AİHM ve Anayasa Mahkemesi Kararlarının uygulanmadığı bir süreçte getirilen yargı paketleri ile durumun değişmeyeceği açıktır. Bunun en bariz örneği de Milletvekili Can Atalay ve Tayfun Kahraman’dır. Bu komisyonda Anayasa Mahkemesi’nin iptal kararlarına rağmen aynı düzenlemelerle gelen kanun tekliflerini gördük. Yine 11. Yargı Paketinde Anayasa Mahkemesi kararlarına ve Anayasaya rağmen aynı düzenlemeler gelmektedir” dedi.
“ADİL YARGILANMA YOK SAYILIYOR”
Hakim ve savcıların coğrafi teminatı olmadığını, sürgün niteliğinde kararlarla karşı karşıya kaldıklarını belirten Coşar, yargıdaki sorunların vatandaşın güvenini derinden sarstığını söyledi: “Vatandaşın, siyasetçinin, gazetecinin fikir beyan etmesi, siyasallaşan yargının soruşturma ve davaları ile sonuçlanmıştır, muhalefet bu şekilde sindirilmeye çalışılmaktadır. Adil yargılanma hakkı, masumiyet karinesi yok sayılmaktadır. Hak ve özgürlükler bakımından gittikçe geriye gidildiği bir gerçektir. Adalet sisteminde bu kadar ağır sorunlar varken, bu yargı paketi de çözüm getirmiyor.
Yargının bağımsızlığı sağlanmadığı, yargı eliyle siyaseti dizayn eden anlayıştan uzaklaşılmadığı sürece onlarca yargı paketi de çıkartsanız adaleti sağlanmayacaktır. Adalet Bakan’ın “Türkiye bir Hukuk Devletidir.” söylemi laftan ibaret olacaktır.” Yargıya güven tarihin en düşük seviyesindedir. Adaleti sağlamak isteyen, yasalara uyan, mesleğin onurunu koruyan, vicdani ile karar veren hakim ve savcıların coğrafi teminatı olmadığını da gördük. Hakimler ve Savcılar Kurulu’nun sürgün kararnameleri bir gecede sizi ve ailenizi kilometrelerce uzak bir şehre gönderebiliyor. Yargı eliyle siyaseti dizayn edilmesi, uyuşturucu, yasadışı bahis, haraç, yağma, gasp, silahla yaralama ve cinayetlere karışan organize suç örgütü üyelerinin elini kolunu sallayarak dolaştığı, yurtdışına kaçıp organizasyonunu yürüttüğünü gören vatandaşların yargıya güvenmesini bekleyemezsiniz.”
“CEZASIZLIK OLGUSUNU GÜÇLENDİRİR”
38 farklı kanun düzenlemesine ilişkin detaylı bilgi veren Coşar, kasten öldürme, yaralama, cinsel saldırı, kadına ve çocuklara yönelik şiddet faillerine, uyuşturucu ticareti yapanlar ve deprem sanıkları dahil bu infaz düzenlemesinden ayrı tutulması gerektiğini söyledi. Coşar, “Bu toplum vicdanını yaralayan bir düzenlemedir. Cezasızlık olgusunu güçlendirir. Böyle bir dönemde şiddeti cesaretlendiren bir düzenlemedir. Kadına şiddette sıfır tolerans diyorsunuz, şiddeti cesaretlendiren bu düzenlemelerle karşımıza çıkıyorsunuz” diye konuştu.





