Antalya Sanayici ve İş İnsanları Derneği'nin (ANSİAD) 8. Olağan Toplantısı, Çocuk ve Ergen Psikiyatrisi Uzmanı Prof. Dr. Yankı Yazgan'ın katılımıyla bir otelde yapıldı. Toplantıda, aile şirketlerindeki karar alma süreçlerinden kurumsallaşmaya, genç kuşakların beklentilerinden liderlik yaklaşımlarına kadar pek çok önemli konu ele alındı.

BİR İNSANIN EN BÜYÜK SERMAYESİ

Antalya iş dünyasının önemli temsilcilerini bir araya getiren toplantının açılış konuşmasını yapan ANSİAD Başkanı Ercan Özbek, öncelikle 19 Mayıs Atatürk'ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramı'nın önemine değindi. 19 Mayıs 1919'un Türk milletinin bağımsızlık mücadelesinde bir dönüm noktası olduğunu vurgulayan Özbek, Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün bu anlamlı günü gençliğe armağan etmesinin, gençlere duyduğu güvenin bir göstergesi olduğunu ifade etti. İş dünyası olarak gençlerin eğitim, teknoloji, inovasyon ve girişimcilik alanlarında desteklenmesi gerektiğinin altını çizen Özbek, "Bir ülkenin en büyük sermayesi, sahip olduğu doğal kaynaklar değil; nitelikli, üretken ve vizyon sahibi insan kaynağıdır" dedi. ANSİAD'ın 23 yıldır sürdürdüğü Girişimcilik Günleri ve Fikir Maratonları gibi etkinliklerle gençlerin iş dünyasına hazırlanmasına katkı sağladıklarını belirten Özbek, Kurtuluş Savaşı kahramanlarını rahmetle anarak konuşmasını tamamladı.

"ZİHİNSEL DEĞİŞİKLİKLER KARAR VERME SÜRECİNİ SARSAR"

Toplantının konuğu olan Prof. Dr. Yankı Yazgan ise konuşmasına çocuk ve ergen psikiyatrisi alanındaki deneyimlerini aktararak başladı. Şirket yönetmemiş olmasına rağmen aile dinamikleri üzerine yaptığı çalışmaların, aile şirketlerinin işleyişine dair önemli içgörüler sunduğunu belirten Yazgan, Harvard Business School gibi kurumlardaki aile şirketi programlarında psikoloji ve sosyal bilimler alanından uzmanların sıkça yer almasının nedeninin, meselenin sadece finansal değil, aynı zamanda ilişkiler ve karar mekanizmalarıyla ilgili olması olduğunu vurguladı. Demans, depresyon ve bağımlılık gibi zihinsel sağlık sorunlarının sadece bireyleri değil, şirketlerin karar alma süreçlerini ve sürdürülebilirliğini de olumsuz etkileyebileceğine dikkat çeken Prof. Dr. Yazgan, "Zihinsel değişiklikler karar verme süreçlerini sarsar. Bu sadece klinik bir durum değil, toplumsal ve ekonomik bir meseledir" uyarısında bulundu.

"ÇOCUKLARINDAN AYRILAMAYAN EBEVEYNLER GİBİ..."

Kurumsallaşmanın sadece yazılı kurallar ve profesyonel danışmanlık hizmetleriyle sağlanamayacağını ifade eden Prof. Dr. Yazgan, duygusal farkındalığın bu süreçte kritik bir rol oynadığını dile getirdi. "Kurumsallaşma klasörlerde değil, davranışlarda yaşar" diyen Yazgan, ailede olduğu gibi şirket ortamında da duyguların göz ardı edilmemesi gerektiğini vurguladı. Prof. Dr. Yazgan, duyguları ifade edebilmeye olanak tanıyan ortamların yaratılmasının, bastırılmış duyguların dolaylı yollarla davranışlara yansımasını engelleyerek hem ailede hem de şirkette sürdürülebilir ilişkilerin tesis edilmesine yardımcı olacağını belirtti. Genç kuşakların değer sistemleri, işten ayrılma kararları ve ailelerin bu durumlarla baş etme biçimlerine de değinen Prof. Dr. Yazgan, her ayrılığın bir burukluk yarattığını ve tıpkı çocuklarından ayrılamayan ebeveynler gibi, şirketlerinden kopmakta zorlanan patronların da görülebildiğini ifade etti. Prof. Dr. Yazgan, duyguların farkına varılmadığı sürece yönetilemeyeceğini söyledi.

Aile şirketlerinde başarının sırrının kesin bir reçeteyle tanımlanamayacağını, ancak duygusal farkındalıkla anlaşılabileceğini belirten Prof. Dr. Yazgan, "Her şeyi rasyonel kurallarla yönetmek mümkün değil. Duyguların farkında olmak, onları tanımak ve bu farkındalıkla karar almak; işte bu sürdürülebilirliğin gerçek temelidir" diyerek konuşmasını tamamladı.

Toplantının sonunda ANSİAD Yönetim Kurulu Başkanı Ercan Özbek, değerli katkılarından dolayı Prof. Dr. Yankı Yazgan'a Antalyalı seramik sanatçısı Tufan Dağıstanlı'nın özel tasarım seramik kuşunu takdim etti. Toplantı, katılımcıların Prof. Dr. Yazgan'a yönelttiği soruların yanıtlanmasıyla sona erdi.

Kaynak: DHA