TÜRSAB Yönetim Kurulu Üyesi Elif Ural, TÜİK verilerine göre Türkiye'nin 2024 yılında sağlık turizminde yaklaşık 1,5 milyon ziyaretçi ağırladığını ve 3 milyar dolar gelir elde ettiğini aktardı. Bu senenin sağlık turizmindeki hedeflerinden bahseden Ural, "Türkiye bu konuda kendini oldukça geliştirdi" dedi. Türkiye'nin sağlık turizminde en fazla gelir elde ettiği alanın medikal turizm olduğunu belirten Elif Ural, "Geçen yıl ülkemize gelen sağlık turistleri, daha çok medikal operasyonlar, diş tedavileri ve estetik uygulamalar için geldi. Sağlık turizmindeki hedeflerimiz, çok daha büyük. Termal turizm, talassoterapi (deniz suyu tedavisi), fizik tedavi ve engelli turizmini bu sisteme entegre etmek için çalışıyoruz" diye konuştu.

HEDEF 12 MİLYAR DOLAR GELİR

Antalya'nın bu alanda İstanbul'u takip ettiğini belirten Ural, özellikle dental (diş) kliniklerin Antalya'da büyük ivme kazandığını, Avrupa'da Türkiye denildiğinde Antalya'nın artık daha çok anıldığını belirterek, "Bu yılın ilk 6 aylık verileri henüz yayımlanmadı ancak Sağlık ve Ticaret bakanlıklarının 2025 yılı için belirlediği ortak hedef, 2 milyon sağlık turisti ve 12 milyar dolar gelir. Bu rakam yalnızca medikal turizmle yakalanamaz. Termal ve talassoterapi turizmi gibi alanlarda yatırımlar şart. Ayrıca verilerin daha sağlıklı toplanabilmesi için 2025 Eylül itibarıyla her acente ve klinik, sağlık turistiyle ilgili bilgileri Sağlık Bakanlığı'nın sistemine kaydetmek zorunda olacak. Bu da kayıt dışı hasta trafiğini önleyerek daha şeffaf veri akışı sağlayacak" diye konuştu.

Elif Ural Türki̇ye Seyahat Acentaları Birliği (Türsab) Yönetim Kurulu Üyesi

AVRUPA DİŞ TEDAVİSİ İÇİN ANTALYA’YA GELİYOR

Ural, Türkiye'de sağlık turizminin gelişiminin İstanbul'daki saç ekimi operasyonlarıyla başladığını vurgulayıp, İstanbul'un halen saç ekimi ve büyük cerrahi operasyonlarda öncü olduğunu söyledi. Ural, "Antalya'nın özellikle dental alanda öne çıkması dikkati çekici. Artık Avrupa'da diş tedavisi denince Türkiye ile birlikte Antalya da akla geliyor. İstanbul'daki dev hastaneler onkoloji, kalp ve kadın hastalıkları gibi alanlarda önemli bir merkez olmaya devam ediyor. Uçuş çeşitliliği İstanbul'u hala cazip kılsa da Antalya da havalimanı kapasitesiyle hızlı ilerliyor" dedi.

Dişçi Polikinliği Antalya

“ÇOK DAHA FAZLASINI YAPABİLİRİZ”

Türkiye'nin termal turizmde büyük potansiyele sahip olduğunu kaydeden Ural, Afyon ve Mersin gibi bölgelerdeki otellerin sağlık turizmine entegre edilmesi gerektiğini belirtti. Ural, "Çekya bu alanda en büyük rakibimiz. Ancak Türkiye'nin termal kaynakları çok daha fazla. Bugün otellerimizdeki termal sular, havuzlar ve fizik tedavi imkanlarıyla çok daha fazlasını yapabiliriz. Bunun için Sağlık Bakanlığı ile birlikte termal turizm yönetmeliği hazırlanması gerekiyor. Engelli bireylere yönelik de tatil ve tedavi konseptlerini birleştiren tesisler kurulmalı. Bu alanda henüz yeterli altyapıya sahip değiliz ancak devlet destekli projelerle bu eksikliği hızla kapatabiliriz. Engelli turizmini, termal ve fizik tedavi turizmiyle birlikte geliştirirsek 12 milyar dolar değil, 20 milyar dolar gibi hedeflere de çok kısa sürede ulaşabiliriz" diye konuştu.

Sağlık Turizmi (1)

“TÜRKİYE BİRÇOK AVRUPA ÜLKESİNDE ÖNDE”

Türkiye'nin sağlık turizminde potansiyelini henüz tam kullanmadığını söyleyen Ural, "Ben işim gereği dünyayı geziyorum. Açık söyleyebilirim ki Türkiye'deki hastaneler, doktorlar, teknolojik altyapı birçok Avrupa ülkesinden önde. Aynı anda sağlık altyapımız, turizm kültürümüz, ulaşım ağımız çok güçlü. Bugün Antalya'da aynı anda 50 uçak kalkabiliyor. Ulaşımın olduğu her şehirde sağlık turizmi geliştirilebilir. Bu nedenle Türkiye artık sadece 'yükselen bir yıldız' değil, dünya çapında bir sağlık turizmi lideri olma yolunda hızla ilerliyor" ifadelerini kullandı.

Sağlık Turizmi (2)

Kaynak: DHA