Antalya Barosu, kent hafızasının simgelerinden biri olan Antalya Arkeoloji Müzesi’nin gece yarısı yıkılmasına ilişkin sert açıklama yaptı. Baro, yıkımın Anayasa’ya, hukukun temel ilkelerine ve yıkım kurallarına aykırı şekilde gerçekleştiği belirtti.

“SÜREÇ ŞEFFAFLIKTAN UZAK YÜRÜTÜLDÜ”

Antalya Barosu tarafından yapılan açıklamada, baronun, meslek örgütlerinin, yurttaşların ve 50’den fazla sivil toplum kuruluşunun aylardır verdiği mücadeleye rağmen müzenin, şeffaflıktan uzak bir süreçle yerle bir edildiği vurgulandı.

“YIKIM USULLERİ DİKKATE ALINMADI”

Açıklamada, yıkım sırasında asbest, toz ve kimyasal maddelere ilişkin gerekli idari usullerin dikkate alınmadığına, bunun da halk sağlığını ciddi biçimde tehlikeye attığına dikkat çekildi.

Baro, müzenin depreme dayanıksız olduğuna dair hiçbir raporunun bulunmadığını belirterek, “Başından bu yana süreç halktan ve meslek örgütlerinden gizlenmiştir. Müzenin depreme dayanıksız olduğuna ilişkin hiçbir rapor, bilgi ve belge sunulmamıştır. Açtığımız davaya verilen cevaplardan bir kez daha anlaşılmıştır ki tüm bu işlemler dahi müzenin kapatılmasından ve yıkım kararından sora yapılmaya çalışılmıştır. Müze 16 Temmuz 2025’te kapatılmış, deprem performans analizi ise 23 Temmuz 2025’te yapılmıştır. Yani süreç tamamen tersine işletilmiştir” ifadelerine yer verdi.

“SÜREÇ BAŞINDAN BERİ GİZLENDİ”

Antalya Barosu, yaşananları “hukuksuzluk örneği” olarak nitelendirerek sorumlular hakkında gerekli adımların atılması çağrısında bulundu. Baro açıklamasının devamında davaya ve müzenin yıkım işlemine dair şunları söyledi:

“Müzenin kapatılası ve yıkılması ile ilgili birden fazla dava olmasına ve bu hafta içi yürütmeyi durdurma yönünde bir karar verileceği belirtilmesine rağmen bu durum da beklenmeyerek bir anda oldu bitti gerçekleştirilmiştir. İnşaat Genelgesine göre Antalya’da 15 Mayıs ve 15 Ekim tarihleri arasında yıkım yapılmayacağı belirtilmesine rağmen bu da görmezden gelinmiştir. Yıkım işlemi, idarenin bu doğrultuda bir karar olmaksızın hafta sonu ve gece yarısı, yoğun bir toz ve duman eşliğinde mahalle sakinlerinin sağlığını hiçe sayarak büyük bir gürültü ile yapılmıştır. Bu hususla ilgili Muratpaşa Belediyesine haber verilmediği gibi Asbest raporu da alınmamıştır. Tüm yönleriyle büyük bir kamu zararı meydana getirilmiştir.”

Muhabir: AYŞEM SİCİM