ASKON Antalya Şubesi tarafından düzenlenen ve Antalya iş dünyasını bir araya getiren toplantı, ATSO Toplantı Salonu’nda gerçekleştirildi. Programa Antalya Valisi Hulusi Şahin, ATSO Başkanı Yusuf Hacısüleyman, ASKON Antalya Şube Başkanı Onur Kacar ile çok sayıda iş insanı katıldı. Kur’an-ı Kerim tilavetiyle başlayan programda; iş dünyasının güncel meseleleri, kamu–özel sektör iş birliği, istişare kültürü ve üyeler arası ticaretin geliştirilmesine yönelik değerlendirmeler yapıldı.
DAHA DA GÜÇLÜ KILACAK
Toplantının açılış konuşmasını yapan ASKON Antalya Şube Başkanı Onur Kacar, iş dünyasında iş birliği kültürünün önemine dikkat çekti. Kacar, “Bugün burada iş birliklerine zemin hazırlamak için bulunuyoruz. Üyelerimiz birbirlerini daha yakından tanıyacak. Güçlü bağlar güçlü işler doğurur. Katılımlarınız bize güç katıyor. ASKON olarak yenilikçi gelişmeler için çalışıyoruz. Çoklu ve güçlü ortaklık yapılarıyla iş dünyasına yeni ufuklar açıyoruz. Türkiye’nin 2053 vizyonuna hizmet ediyoruz. Yerelde yapılan çalışmalar ülkemizi daha da güçlü kılacak. Ekonomik bağımsızlığı hedef alan bir yaklaşımla hareket ediyoruz. Binlerce kişiye istihdam sağlıyoruz. Ekonomimizi büyütürken ahlaki değerleri koruyan bir iş dünyasının inşa edilmesini amaçlıyoruz.” dedi.

ZOR BİR YIL OLACAK
ATSO Başkanı Yusuf Hacısüleyman ise konuşmasında ekonomik tabloya değinerek, 2026 yılına ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Hacısüleyman, “2025 yılı geride kalıyor. Bazen sevindik bazen üzüldük. 2026’ya hepimiz umutla girmeliyiz. Bugüne kadar yaşadıklarımızın meyvelerini önümüzdeki yıllarda alacağız. Son iki yılda birçok sıkıntı yaşadık. Ürettiğimizin elimizde kaldığı dönemler oldu. 2026 yılı da zor bir yıl olacak ancak bu süreçten çok ders çıkardık. İşletmelerin ayakta kalmayı öğrendiği bir dönemden geçtik. Her olumsuzluk bize ışık tuttu.” diye konuştu.

UMUTLUYUZ ÇIKIŞI
Turizm ve sanayiye de değinen Hacısüleyman, “2026’ya daha umutlu bakıyoruz. Ekonomik veriler yine de tahmin edilebilir boyutta. Ayağımızı yorganımıza göre uzatmaya devam edeceğiz. Turizmde 2025 rakamlarını yeniden yakalayacağımızı düşünüyoruz. Sanayi üretiminde de 500 milyon dolar seviyelerinde kalacağımızı öngörüyoruz” dedi.
BİRLEŞEREK BÜYÜMELİYİZ
Antalya’daki işletme yapısına dikkat çeken Yusuf Hacısüleyman, “Antalya’da 205 bin girişim, yani 205 bin işyeri var. Bunların 181 bini mikro işletme. Yüzde 95’i 1 ile 9 kişi arasında istihdam sağlıyor. Küçük işletmelerin gücüyle ekonomiyi canlandırmak istiyoruz. Mikro işletmeleri orta ölçekli işletmeler haline getirebilirsek Türkiye’de ilk üçe gireriz. Bunu bir yılda yapamayız ama temelini atmalıyız. Birleşerek büyümemiz hem sermayemizi hem bilgimizi birleştirmemiz gerekiyor.” ifadelerini kullandı.
DİKKATLİ OLMAK ZORUNDAYIZ
Toplantıda konuşan Antalya Valisi Hulusi Şahin, 1994 yılında göreve başladığını hatırlatarak, krizlerin hiç bitmediğine dikkat çekti. Şahin, “Bir kriz bitti diğeri başladı, bu böyle de devam edecek. Bir düze çıkalım diye beklemeyin. Dünya ekonomisinin içinde bulunduğu ortam adeta bir kurtlar sofrası. Anadolu aslanları olarak sayınız artıyor ama hayat aslan için bile zor. Oyunun kuralına göre oynamak gerekir. İşinde titiz olan, finansmanını iyi yöneten mutlaka başarılı oluyor. Güzel yaşamayı ilke edinip kazandığından fazla harcayanlar ise kaybolup gidiyor.” dedi.

TİTİZ VE DİKKATLİ OLUN
Antalya Körfez Gazetesi muhabiri Ertuğrul Gün'ün haberine göre; girişimcilere uyarılarda bulunan Şahin, “Dağcı gibi titiz ve dikkatli olun. Zemine sağlam basmazsanız elinizdekinden de olursunuz. Girişimci olmak zorundayız. Osmanlı’nın son yüzyılda kaybetmesinin nedeni iktisadidir. Savaşı kazanmak yetmez, ekonomiyi de kazanmak gerekir. Borç aldığınızda bir süre sonra başkasının hakimiyetini de kabul etmiş olursunuz.” diye konuştu.
ÇEVRE KIRMIZI ÇİZGİMİZ
Hulusi Şahin, iş dünyasıyla bir araya geldiği toplantıda çevreyi kirletenlere yönelik çok sert mesajlar verdi. Çevre konusundaki hassasiyetini net ifadelerle dile getiren Vali Şahin, “Denizi, toprağı, suyu kirletenlere karşı tavizimiz yok. Bu şehrin bize bir emanet olduğu bilinciyle hareket ediyoruz. Ne yaparsak yapalım suya, denize, toprağa, ormana zarar vermeden yapacağız. Bu bizim kırmızı çizgimizdir. Kimse bizden göz yummamızı beklemesin.” dedi.






