İnşaat Mühendisleri Odası (İMO) Antalya Şubesi, statik proje alanında faaliyet gösteren ve Şubeden İş Yeri Tescil Belgesi (İTB) almış üyelerinin katılımıyla kahvaltılı bir toplantı gerçekleştirdi. Toplantıda, inşaat mühendisliğinde mesleki yeterlilik, yapı güvenliği, denetim süreçleri ve deprem riski gibi konular detaylı biçimde ele alındı. Antalya Valisi Hulusi Şahin’in katılımıyla gerçekleşen toplantıya mühendisler ve akademisyenler yoğun ilgi gösterdi.
DEPREM DEĞİL, BİNA ÖLDÜRÜR
Toplantıda söz alan Antalya Valisi Hulusi Şahin, 6 Şubat 2023 Kahramanmaraş merkezli depremleri Malatya Valisi olarak bizzat yaşadığını hatırlatarak, yapı güvenliği konusundaki ihmallerin ağır bedellerine dikkat çekti. Şahin, “Bir insanın başkalarının hayatı ile bu kadar rahat oynaması nasıl izah edilir, ben bilemiyorum. Deprem insanı öldürmez, kötü yapılmış bina öldürür. Hepimizin sorumluluğu var ve bu sorumluluğu sadece vicdana teslim edemeyiz” dedi.
78 KİŞİ YATAK ODASINDA CAN VERDİ
Vali Şahin, Hatay’da çöken “Hâkim Bey Apartmanı” örneğini vererek, 2020 yılındaki depremden sonra riskli olduğu tespit edilmesine rağmen dava süreçleriyle ağır hasarlıdan az hasarlıya çevrilen bu binanın 6 Şubat depreminin 17’nci saniyesinde yıkıldığını ve 78 kişinin yatak odalarında can verdiğini sözlerine ekledi. Şahin, “Binada doğru düzgün bir taşıyıcı kalmamış” dedi.
“BUNU ANLAMAKTA ZORLANIYORUM”
Antalya’nın da ciddi bir deprem riski altında olduğunun altını çizen Şahin, vatandaşların riskli yapı analizlerine karşı gösterdiği dirençten duyduğu endişeyi dile getirdi. Şahin, “O inşalar da kaçtı ve canları ile ödedi. İnsanlar riskli yapı analizinden kaçıyor çünkü masraf çıkar diye korkuyor. Ama bu direncin sonunda canlarını kaybediyorlar. Bir vatandaşın, ‘Çoluğuma çocuğuma ev aldım diye seviniyordum, meğer mezar almışım’ sözü hâlâ kulaklarımda çınlıyor” diyerek yaşanan ihmallerin bedelinin sadece ekonomik değil, aynı zamanda çok ağır sosyal sonuçları olduğunu ifade etti.
BİNAYI AYAKTA TUTABİLİYOR
Vali Şahin, Malatya İnönü Üniversitesi Mühendislik Bölümü hocalarının hasar tespit çalışmalarında karşılaştıkları somut örneklerden de bahsetti. Gördükleri karşısında şaşkınlık yaşadığını ifade eden Şahin, etriye bağlantılarının eksik yapılması, beton dökümünde vibratörün kullanılmaması, betona su eklenerek mukavemetin azaltılması gibi çok basit görünen ama yapısal bütünlüğü doğrudan etkileyen uygulamaların binaların yıkılmasına neden olduğunu belirtti.
ACILARI TARİF EDEMİYORUM
Şahin, “Ortaya çıkan acıları ben tarif edemiyorum. Demek ki sadece işimizi güzel yapsak problem olmayacak. Malatya’da müftülük binasında elektrik kablolarını geçirirken kirişleri kırmışlar, delik deşik etmişler. Bir ustanın, ‘Mühendis az demir hesaplamış, ben biraz ekleyeyim’ demesiyle güçlenen bina ayakta kalabiliyor. Bu, bilimsel değil ama bir iş ahlakı meselesi. Sadece işini düzgün yapmak bazen hayat kurtarıyor” diye konuştu.
REHAVETE YER YOK
Şahin, Antalya’nın konumu itibarıyla hem kuzeyden hem güneyden geçen fay hatlarıyla çevrili olduğunu ve geçmişte yaşanan büyük yıkımların izlerinin hâlâ antik kentlerde görülebildiğini hatırlatarak, “Kekova neden 15 metre çöktü sanıyoruz? Antalya, beşik gibi sallanan Ege’nin hemen yanında. Bu şehir depreme uzak değil. Rehavete kapılmak büyük hata olur” dedi.
KUMLUCA VE FİNİKE TEHDİT ALTINDA
Şahin, “Antalya deprem yönünden çok riskli batı Antalya ise daha da riskli bir şehir. Kumluca ve Finike gibi ilçeler tehdit altında. Vatandaşların ‘bize bir şey olmaz’ demesini ben anlamıyorum. 2000 bin yılından önce yapılan binaları mutlaka gözden geçirelim. Yıkılıp yapılacaksa mutlaka yıkalım, güçlendirilecekse de güçlendirelim.” dedi.
YENİ BİNALAR GÜVEN VERMEDİ
Depremin ardından Malatya’daki yeni ve lüks konutların bile boşaltıldığını, insanların hasarsız raporu olan evlerine güvenmeyerek KYK yurtlarına yerleştiklerini ifade eden Şahin, “Bizim yaptığımız yurtlara güvendiler, kendi yaptırdıkları lüks binalara değil. Bu kabul edilemez bir tablo” ifadelerini kullandı.
TAVİZ VERMEYECEĞİZ
Konuşmasında denetimin önemine ayrı bir başlık açan Vali Şahin, özellikle turizm işletmelerine yönelik son dönemde başlatılan yangın güvenliği denetimlerinde yaşanan tansiyon artışına rağmen bu süreçten taviz vermeyeceklerini söyledi. Aynı kararlılığı yapı güvenliği, statik hesaplar ve inşaat sürecindeki uygulamalar için de sürdüreceklerini belirterek “Ortaya çıkan risk raporları ne diyorsa o uygulanmalı. Aksi halde yaşanacakların tarifi yok” dedi.
SİZ MÜHENDİSLERİN ELİNDE
Toplantının sonunda tüm katılımcılara teşekkür eden Şahin, “Antalya’nın fiziki güvenliği, siz değerli mühendislerin sorumluluğunda. Siz işinizi doğru yaparsanız, denetimler etkili olursa, bu şehir güvenli hale gelir. Japonya gibi, San Francisco gibi sallanıp hayatımıza devam ederiz. Ama bunun için bugün harekete geçmeliyiz.” diyerek sözlerini tamamladı.