Antalya’da milyonlarca yılın sonunda oluşup kentin en önemli simgeleri arasında yer alan falezleri özel müdahaleler ile gündemden düşmüyor. Daha önce falezlere tünel açan otellerle gündeme gelen doğal sit alanı bu kez de lüks konut projesinde “özel plaj” tanıtımıyla tartışma yarattı. Jeoloji Mühendisleri Odası (JMO) Jeomiras Komisyonu başkanı Prof. Dr. Nihat Dipova, projeye sert tepki gösterdi.
REZİDANSTA PLAJ VAADİ
Muratpaşa ilçesinde bir rezidans projesinin tanıtımında, falezlerden merdivenle inilerek ulaşılan özel plaj vaadi tepki topladı. Sit alanı olan bölgede böyle bir vaadin yer alması uzmanlar ve kamuoyunca “doğal mirasın talanı” olarak değerlendirildi. Projenin uygulamaya geçip geçmediği henüz netlik kazanmazken, söz konusu alanın birinci derece doğal sit alanı olması, tanıtımda yer alan plaj detayıyla birlikte yasal ve etik açıdan ciddi soru işaretleri doğurdu.
DİPOVA’DAN TEPKİ
Kentin en önemli simgelerinden olan falezlerin bu kadar rahat müdahalelere açık olması ise tepki çekmeye devam ediyor. JMO Jeomiras Komisyonu başkanı Prof. Dr. Nihat Dipova, falezlerin tahribatına yol açan uygulamalara sert tepki gösterdi. Prof. Dr. Nihat Dipova, "Sanılanın aksine falezlerin tamamı dahi 1’nci derece SIT alanı ilan edilmemiştir. 1. derece SIT (KKHA) ilan edilen falezlerin de bir kısmı zaman içinde 2’nci dereceye (NDKA) düşürüldü.” dedi.
İZİN VERİLMEMELİ
Antalya Körfez Gazetesi muhabiri Ertuğrul Gün'ün haberine göre Dipova, “Elimizde kalan ve bizlere hem miras hem de emanet olan 1. derece SIT falez kesimlerinde en katı koruma tedbirleri uygulanmalı. Sorduğunuz alan halihazırda 1’nci derece SIT alanı (KKHA), bilimsel araştırma dışında herhangi bir mühendislik faaliyetine izin verilmemesi gereken bir alan." ifadesinde bulundu.
YAPILMASI MÜMKÜN DEĞİL
Tanıtım görselinde, konut projesine ait bir alanda falezlerden denize merdivenle inilerek ulaşılan bir özel plaj yer alırken, Dipova “Şimdilik merdiven görünüyor ama belki ilerde asansör ya da tünel de yapılabilir, ne yazık ki örnekleri mevcut. Halihazırda burası SİT alanı ve plaj yok. Yapılması da kanunen mümkün değil. Mevcut merdiven, asansör ve tünellerin ortadan kaldırılıp doğal yapının rehabilitasyonunun sağlanması gerekirken, yeni tahribatlara kesinlikle yol açılmamalıdır” dedi.
BİR KEZ DAHA HATIRLATTI
Prof. Dr. Nihat Dipova falezlerin ekosistem, jeolojik yapı ve kent silueti açısından büyük önem taşıdığına dikkat çekerek, koruma altındaki bu alanlarda her türlü yapılaşmanın kesinlikle yasak olduğunu bir kez daha hatırlattı. Mevcut koruma statüsünün dahi Antalya falezlerinin hak ettiği ve bilimin öngördüğü bir seviyede olmadığını, aslında tüm falezlerin JEOSİT ilan edilmesi gerektiğini, geçmişte yapılmış tahribatların ise ortadan kaldırılması ve doğal proseslerle falezlerin kendini tamir etmesinin sağlanması gerektiğini söyledi.
Nihat Dipova, falezlerde zaman zaman yaşanan kaçak müdahalelerin önlenmesi ve kamuoyunun sağlıklı bir şekilde bilgilendirilmesi için tüm kurum ve kuruluşlara bir kez daha çağrıda bulundu.
