Antalya'da hayata geçirilmesi planlanan ve Finike, Demre, Kaş ile Kalkan ilçelerini kapsayan yol projesi, bölgedeki arkeolojik sit alanları ve doğal yaşamı tehdit etmeye devam ediyor. Türkiye İşçi Partisi (TİP) İstanbul Milletvekili Ahmet Şık'ın Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum'un yanıtlaması istemiyle verdiği soru önergesine gelen cevap ise tepkilere neden oldu. Bakanlık, projenin mevzuata ve idari prosedürlere uygun olduğunu belirtirken, projenin yaratacağı olası tahribatlara ilişkin endişeleri görmezden geldi.
ALANLAR TAHRİP EDİLECEK
TİP Milletvekili Ahmet Şık, TBMM'ye sunduğu soru önergesinde, projenin bölgedeki geri dönülemez ekolojik, kültürel ve tarımsal yıkıma yol açacağını vurguladı. Şık, ÇED raporuna göre 66 binden fazla ağacın kesileceğini, 22'si endemik olmak üzere 454 bitki türünün yok olma tehlikesiyle karşı karşıya kalacağını ve 3210 dönüm tarım, orman ve makilik alanın tahrip edileceğini hatırlattı. Ancak Bakan Kurum, verdiği genel geçer cevapta, projenin "ÇED Olumlu" kararı aldığını ve bu kararın ilgili kurumların uygun görüşleri doğrultusunda verildiğini ifade etti. Bakan Kurum ayrıca, Nihai ÇED Raporu'ndaki önlemlerin yeterli bulunduğunu belirtti.
KÜLTÜREL VARLIKLAR YOK OLACAK
Projenin güzergahı, Hoyran, Myra, Sura ve Kyaneai gibi önemli antik kentleri ve Kaş-Kekova Özel Çevre Koruma Bölgesi'ni doğrudan etkiliyor. Milletvekili Şık, yol yapımı sırasında gerçekleştirilecek patlatma işlemlerinin tarihi ve kültürel varlıkları yok edebileceği uyarısında bulunurken, Bakan Kurum, Antalya Kültür Varlıklarını Koruma Kurulu ve ilgili müdürlüklerin görüşlerinin alındığını savundu.
GÖZLER FİZİBİLİTE ÇALIŞMASI ARADI
Projenin 2021 yılında 2 milyar TL olarak açıklanan maliyetinin gerçekçi olmadığını dile getiren Şık, viyadük, tünel ve kamulaştırma bedellerinin bu hesaba dahil edilmediğini kaydetti. Mevcut yolların iyileştirilmesinin daha ekonomik bir alternatif olabileceğini öne süren Şık'a karşılık, Bakanlık herhangi bir fizibilite çalışmasına dair bilgi paylaşmadı.
COĞRAFİ İŞARETLİ ÜRÜNLER TEHLİKEDE
Demre ve Finike gibi bölgelerdeki yeraltı su kaynaklarının patlatmalardan zarar görebileceği endişesini dile getiren Şık'a, Bakanlık cevabında yalnızca hidrojeolojik etütlerin Nihai ÇED Raporu'nda incelendiği yanıtını verdi. Ayrıca, Finike Portakalı gibi coğrafi işaretli ürünlerin yetiştiği tarım alanlarının da projeden olumsuz etkileneceği belirtilmesine rağmen, Bakanlık sadece Tarım İl Müdürlüğü'nün uygun görüşüyle sürecin ilerlediğini aktardı.
HUKUKA AYKIRI BİR ISRAR
Ahmet Şık, soru önergesinde projenin halkın ve çevrenin çıkarlarına aykırı bir şekilde yürütülmesini "hukuka aykırı bir ısrar" olarak nitelendirirken, Bakanlık Murat Kurum'un verdiği cevap, yalnızca mevzuata ve idari prosedürlere yapılan vurguyla, projenin potansiyel yıkıcı etkilerine dair derin kaygıları cevapsız bıraktı. Bu durum, bölgedeki tarihi, doğal ve tarımsal zenginliklerin geleceği konusundaki endişeleri daha da artırdı.
