Antalya'nın Aksu ilçesi Fatih Mahallesi Şahinler Caddesi’ndeki 18 Nisan'da saat: 13.00 sıralarında bir iş yerinde meydana gelen olayda, Eski Millet İttifakı Aksu Belediye Başkan Adayı ve bir dönem Antalya Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreter Yardımcılığı görevini yürüten Durmuş Ali Arslan, alacaklı olduğu Sebahattin Sunbat ile görüşmek üzere iş yerine gitti.
YAŞAMINI YİTİRDİ
Antalya Körfez Gazetesi muhabiri Ertuğrul Gün'ün haberine göre, taraflar arasında çıkan tartışma sırasında Sebahattin Sunbat’ın babası Hamit Sunbat (70), tabancayla vurularak yaralandı. İhbar üzerine olay yerine sağlık ve polis ekipleri sevk edildi. Karın bölgesinden yaralandığı belirlenen Hamit Sunbat, ilk müdahalesinin ardından Antalya Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ne kaldırıldı. Hamit Sunbat, 22 Nisan’da hastanede yapılan tüm müdahalelere rağmen yaşamını yitirdi.
DAVA DEVAM ETTİ
Olayın ardından gözaltına alınan Durmuş Ali Arslan, emniyetteki işlemlerinin ardından çıkarıldığı mahkemece tutuklandı. Arslan hakkında, “kasten öldürme”, “öldürmeye teşebbüs”, “silahla tehdit” ve “ruhsatsız silah bulundurma” suçlamalarıyla dava açıldı. Antalya 5’inci Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen davanın üçüncü duruşmasına tutuklu sanık Durmuş Ali Arslan, taraf avukatları ve müştekiler katıldı.
UZLAŞMA RAPORU İSTENDİ
Duruşmada, önceki celsede “Odaya geldi, ateş etti” şeklinde beyanda bulunan katılan Tamer Ertürk’ün, sanık hakkındaki “silahla tehdit” suçuna ilişkin şikayetinden vazgeçtiği hatırlatıldı. Mahkeme heyeti, dosyada uzlaşma raporunun bulunmadığını belirterek, raporun dosyaya eklenmesini talep etti.
TASARLANAK İŞLENDİĞİ İDDİASI
Hamit Sunbat’ın ağabeyi Hayrettin Sunbat, duruşmada dinlenen tanık olarak verdiği ifadede, tehdit edildiklerini öne sürerek sanık Durmuş Ali Arslan ve ailesinden şikayetçi olduğunu söyledi. Hayrettin Sunbat’ın avukatı ise olayın tasarlanarak işlendiğini savunarak, yargılamanın bu yönde sürdürülmesini talep etti.
'TANIMIYORDU' SAVUNMASI
Sanık avukatı Rıdvan Yıldız, gazete haberlerine dayanılarak tehdit suçunun oluştuğunun söylenemeyeceğini savundu. Yıldız, kullanılan silahın 8 mermi kapasiteli olduğunu, 3 merminin ateşlendiğini, 5 merminin ise sıkılmadığını belirterek, “Müvekkilimin hiç tanımadığı bir kişi bu olayda hayatını kaybetmiştir. Suçun manevi unsuru oluşmamıştır.” dedi.
ÇOCUKLARIM TEHDİT EDİLİYOR
Savunmasında söz alan Durmuş Ali Arslan ise, önce havaya ateş ettiğini, hedef alarak ateş etmediğini ileri sürdü. Olayda planlama olmadığını söyleyen Arslan, seken mermi sonucu Hamit Sunbat’ın yaralandığını sonradan fark ettiğini ve ambulans çağrılmasını istediğini ifade etti. Arslan, kendisinin ve çocuklarının yurt dışından tehdit edildiğini, kan bedeli istendiğini öne sürdü.
TRAFİK CEZASI DAHİ ALMADIM
Arslan, “Ben sürekli fabrikaya gidip geliyordum. Ben bugüne kadar trafik cezası bile almadım. Ben dolandırıldım para talebinde bulunmayacağımı da bildirmiştim. 30 yıl devlet memurluğu yaptım. Bırakın mahkemeye çıkmayı karakola dahi gitmedim.” dedi. Mahkeme heyeti, eksiklerin giderilmesi için duruşmayı 27 Ocak 2026 tarihine erteledi.
