Türkiye’nin yeraltı zenginliklerini ‘ekonomiye kazandırma’ söylemiyle hayata geçirilen madencilik projelerinde ‘devlet hakkı’ ödenmesi için yapılan mali denetimlerde uzman personel olmadığı ortaya çıktı. Sayıştay’ın MAPEG’de yaptığı incelemede, kurumda mali denetim konusunda uzman personel bulunmadığı için diğer işlerde çalışan memurların mali denetimlerde görevlendirildiği belirlendi. MAPEG’in 2024 yılında 9 bin 297 ruhsat sahasında denetim yaptığına işaret edilen Sayıştay raporunda, bu denetimlerin, 271 teknik personel ve 139 mali uzman yerine, Ankara’dan yapılan geçici görevlendirmelerle yapıldığı belirtilerek denetimlerin yetersizliği vurgulandı.
MADENCİLİKTE PROGAPANDA VAR, DENETİM YOK
Türkiye’nin gündeminden düşmeyen maden projelerinde iktidarın yıllardır propaganda aracı olarak kullandığı “Zengin kaynakların yoksul bekçisi olmayacağız” söylemi, yetersiz denetimler yüzünden boşa çıkıyor. Lozan Anlaşmasında Türkiye’deki madenlerin 100 yıl boyunca çıkarılmamasına yönelik gizli bir madde konulduğu yalanı bile bir süre kamuoyunu yıkıma ikna etmenin aracına dönüştürüldü. Su, enerji ve madencilik alanında şirketlerin önünü açan iktidar, denetim konusundaki yetersizliğin şirketler tarafından fırsata dönüştürülmesine engel olamıyor.

VAHŞİ MADENCİLİK TEKNİK VE MALİ YÖNDEN NASIL DENETLENİYOR
Orman izinlerinin belirlenen sınırları aşıp aşmadığı konusundaki denetimlerin de yetersiz olması ve maden projeleri için alınan ağaçlandırma bedellerinin amacına uygun kullanılmaması, sektörün yarattığı yıkımın telafisinin mümkün olmadığını ortaya koyuyor. Yerli ve yabancı şirketlere açılan maden sahalarındaki yıkımın boyutları her geçen gün artarken, su kaynakları, ormanlar, zeytinlikler ve tarım alanlarına büyük zararlar veriliyor. Vahşi bir yöntemle çalışan maden işletmelerinin teknik ve mali yönden denetiminde ise yetersizlik yaşanıyor. Maden işletmelerinin çevreye ve doğaya verdiği zararlara yönelik teknik denetimlerin düzenli olarak yapılması gerekirken, aynı şekilde bu işletmelerden ‘devlet hakkı’ adı verilen bedelin belirlenmesi için uzman ekiplerce mali denetimlerin yapılması da şart.

SAYIŞTAY MAPEG’DEKİ DENETİM YETERSİZLİĞİNİ ORTAYA ÇIKARDI
Ancak Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı’na bağlı Maden ve Petrol İşleri Genel Müdürlüğü’nde (MAPEG) yapılan Sayıştay denetiminde, maden işletmelerindeki denetimlerin yetersiz olduğu ortaya çıktı. Sayıştay’ın Ekim 2025 tarihli denetim raporunda, 3213 Sayılı Maden Kanunu’nun, maden hakları ile ilgili teknik ve mali denetim ve kontrol yetkisini MAPEG’e verdiği belirtilerek şöyle denildi: “Maden ve Petrol İşleri Genel Müdürlüğünün maden hakları ile ilgili bütün faaliyetlerin yürütülmesinin kontrol ve denetimini yapması, faaliyetleri yönlendirmek için teknik ve mali konuları yerinde incelemesi ve rapor hazırlatması gerektiği, inceleme yapacakların nitelikleri, incelemenin nasıl yapılacağı ve raporların tanzimi ile diğer hususlar yönetmelikte düzenleneceği belirtilmektedir. Mevzuatta görüldüğü gibi madencilik faaliyetlerinin teknik ve mali olarak iki kısımda denetlenmesi gerekmektedir. Teknik faaliyetler; İşletme projesi ve onaylı haritalar, patlayıcı kullanımı, yeraltı ocaklarında havalandırma planları, ocak sahasında imalat haritasının üretilmesine yönelik ölçüm yapılması… gibi maden mühendisi, jeoloji mühendisi, harita mühendisi, tekniker tarafından incelenmesi uygun olan faaliyetlerdir. Mali belgeler ise üretim ve satış raporları, sevk fişleri, faturalar, satış belgeleri gibi mali konularda uzmanlaşmış personel tarafından incelenmesi uygun olan belgelerdir.”

DENETİMLER UZMAN PERSONEL YERİNE GEÇİCİ GÖREVLENDİRMEYLE
MAPEG’in 2024 yılında toplam 9 bin 297 ruhsat sahasında denetim yaptığı belirtilen Sayıştay denetim raporunda, söz konusu denetimlerde 271 teknik personel ve 139 ‘mali uzman’ yerine, Ankara’dan yapılan geçici görevlendirmelerle farklı birimlerden personelin görev aldığı vurgulanarak, şu bulgulara yer verildi: “Yapılan denetimler için ayrıca bir denetim personeli çalıştırılmamakta olup kurumun diğer işlerinde çalışmakta olan personel görevlendirme ile denetim faaliyetinde bulunmaktadır. Yani denetim için görevlendirilen personelin denetim görevi dışında görevleri de bulunmaktadır. Teknik denetimlere ilişkin 2024 yılı denetim istatistikleri incelendiğinde, görevlendirme süreleri çoğunlukla, gidiş ve dönüş yol dâhil, 3-7 gün arasında olup her bir görevlendirmede ortalama 4,5 ruhsat denetlenmiştir. En fazla görevlendirmesi bulunan 109 kişinin ortalama görevlendirme sayısı 30’dur.”

MAPEG’DE DEVLET HAKKINI BELİRLEYECEK UZMAN PERSONEL YOK
Madencilik faaliyetlerinin hassasiyeti, çeşitliliği, iş yoğunluğu, karmaşıklığı ve dinamikliği dikkate alındığında, görevlendirme sürelerinin yeterli olmadığı gibi, mevcut denetim süreleri ile etkin bir denetim yürütülmesinin de mümkün olmayacağının altı çizilen Sayıştay raporunda, “Devlet Hakkı’nın Kanun’a uygun olarak hesaplanıp ödenmesini sağlamak amacıyla gerçekleştirilen Mali denetim kapsamında yapılması gereken işlemlerin ve söz konusu belgelerin incelenebilmesi belirli bir yeterlik gerektirmektedir. Mali denetim sevk fişleri, faturalar ve maden işletmesinin muhasebesinin incelenmesi gibi uzmanlık gerektiren işleri içermektedir. Ancak MAPEG’de mali denetimde uzmanlaşmış personel bulunmamakta olup kurumda diğer işlerde çalışan memurlardan mali uzman yerine görevlendirme yapılmak suretiyle mali denetimler yürütülmektedir” denildi.
‘MEVCUT PERSONEL İLE ETKİN DENETİM YAPILMASI MÜMKÜN DEĞİL’
MAPEG tarafından gerçekleştirilen denetimler sonucunda uygulanan idari para cezalarına ilişkin kurumun çok sayıda dava ile karşı karşıya olduğu belirtilen Sayıştay raporunda, “Yukarıda açıklanan nedenlerle; mevcut insan kaynağı, uygulanmakta olan denetim yöntemi ve denetim süreleri ile denetim faaliyetlerinin etkin olarak yerine getirilmesinin mümkün olmadığı değerlendirilmektedir” görüşüne yer verildi.






