Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Plan ve Bütçe Komisyonu'nda, Tarım ve Orman Bakanlığı'nın 2026 Yılı Bütçesi görüşüldü. Komisyonda söz alan Antalya Milletvekili Hilmi Durgun, Türkiye'nin tarımsal üretimdeki stratejik konumuna ve üreticilerin yaşadığı sorunlara odaklandı.

Türkiye'nin birçok tarımsal üründe kendi kendine yeten güçlü bir ülke olduğunu belirten Durgun, "Hatta fındık, kiraz, incir ve kayısıda dünya lideriyiz. Bu başarı Türk çiftçisinin emeği, sabrı ve vatan sevgisiyle mümkün olmuştur" ifadelerini kullandı. Durgun, "Üreticiyi yani çiftçilerimizi koruyamazsak üretimde devamlılığı sağlayamayız" diyerek üreticiyi korumanın önemini vurguladı.

"SU MİLLİ GÜVENLİK MESELESİDİR"

Üretimin devamlılığı için olmazsa olmazlardan birinin su olduğuna dikkat çeken Milletvekili Durgun, su kaynaklarının etkin yönetimi konusunda kritik uyarılarda bulundu. Durgun, "Su sadece bir kaynak değil, milli güvenlik meselesidir" sözleriyle konunun hassasiyetini dile getirdi.

Türkiye'de su kaynaklarının yüzde 70'inden fazlasının tarımsal faaliyetlerde kullanıldığını hatırlattı. Taşıma esnasında açık kanallardaki buharlaşma nedeniyle suyun yüzde 25-30'luk kısmının kaybedildiğini belirten Durgun, vahşi sulama yöntemlerinin hem verim ve kaliteyi düşürdüğünü hem de su kaybını artırdığını kaydetti.

Çözüm olarak suyun taşınmasında açık kanallar yerine kapalı boru sistemine yani basınçlı sisteme geçilmesi gerektiğini söyleyen Durgun, Yeraltı Suları Kanunu'nun etkin uygulanması, kayıt dışı kuyuların sayaçlandırılması ve gereksiz kullanımın önüne geçilerek rezervlerin güçlendirilmesi gerektiğini belirtti.

SERACILIK ZARAR EDİYOR: MALİYETİN ALTINDA SATIŞ

Türkiye'de örtü altı yetiştiriciliğin yüzde 50’sinin tarımın başkenti olarak bilinen Antalya’da gerçekleştiğini belirten Durgun, çiftçinin yaşadığı ekonomik sıkıntıları net rakamlarla ortaya koydu. Durgun, "Geçtiğimiz yıldan bugüne kadar olan süreçte tarımsal girdiler olarak adlandırdığımız tohum, fide, ilaç, gübre, işçilik ve mazot gibi etkenlerin fiyatı yüzde 50-70 arası artmışken, toptancı halinde çiftçinin ürününü satış fiyatı, yine geçen sene bugünlere göre neredeyse yarı yarıya düşmüştür" dedi.

Maliyet-satış dengesizliğine değinen Durgun, "Bugün ortalama olarak 1 kg domatesin toptancı halinde çiftçiden alım fiyatı, 1 kg domatesin güncel üretim maliyetinin altındadır" diyerek çiftçilerin mahsullerini zararına satmak durumunda kaldığını vurguladı.

UKRAYNA ENGELİ VE EKİM YAPAMAMA TEHLİKESİ

İhracattaki sorunlara da değinen Durgun, yoğun çalıştığımız ülkelerden biri olan Ukrayna’nın gümrük vergisine yapmış olduğu zammın tüccarları zor durumda bıraktığını ve yaş sebze meyve ihracatında yüzde 25 oranında azalmaya neden olduğunu kaydetti. Bu sorunların diplomatik girişimlerle çözülememesi halinde yaşanacak felaketi özetleyen Durgun, kritik uyarıda bulundu: "Bu sorunlar çözülmezse seneye bu zamanlar ne yazık ki birçok üreticimiz ekim-dikim yapamayacak hale gelecektir."

Durgun, son olarak MHP Lideri Devlet Bahçeli’nin, "Toprağı kucaklayan eller dualıdır, her takdirin ve övgünün üstündedir. Çiftçilerimiz, toprağı sevdayla yoğurup emekle işleyenlerdir, helal kazançtır, alın teridir" sözlerini hatırlatarak, çiftçiye gereken değerin verilmesi ve yüzünün gülmesinin sağlanması gerektiğini sözlerine ekledi.

Kaynak: BÜLTEN