Muğla’nın Dalaman ilçesinde yaşayan 2 Güney Sibirya Türkü, 2022 yılında Rusya’dan kaçarak Türkiye’ye geldi. Samrin Daniar ve Tiulish Bayırmaa çifti, Rusya-Ukrayna savaşı nedeniyle kendilerinin zorla asker alarak alınmaya çalıştıklarını ve yer yer ülkedeki subaylar tarafından tehdit edildiklerini öne sürdü. Yaşadıkları bu olaydan dolayı Türkiye’ye kaçan 2 çiftin, yakın zamanda oturma izinlerinin iptal edileceği öğrenildi.

TÜRKİYE’DEN YARDIM İSTİYORLAR

Türkiye’ye 2022 yılında gelen ve geçici oturma izni alan Samrin Daniar ve Tiulish Bayırmaa çiftinin izinleri, 2026 yılının Ocak ayında sona erecek. Oturma izni iptal edilen 2 çiftin tekrardan Rusya’ya geri gönderilecek. İki çift ise Rusya’ya geri dönmemek için Türkiye Cumhuriyeti yetkililerine mektup yazıp, yardım istedi. Sadece mektup yazmakla yetinmeyen çift internet üzerinden bir de kampanya başlattı. Kampanya kısa sürede büyük ilgi gördü.

Whatsapp Image 2025 08 28 At 18.13.47

“TÜRKİYE'YE FAYDALI OLMAK İSTİYORUZ”

Rus-Ukrayna savaşından dolayı büyük zorluklar yaşadıklarını anlatan çift, "Celp alarak savaşa gönderilmek istendik, tehdit edildik. Elimizde resmi belgeler var. Can güvenliğimiz kalmamıştı. Bu nedenle Türkiye'ye geldik. Sibirya'dan sürgün edilmiş, kökleri derin bir Türk ailesiyiz. Türkiye'yi sadece bir devlet değil, Türk milletinin kalbi, ümmetin son kalesi olarak görüyoruz. Biz yabancı değiliz, sadece unutulmuş kardeşleriniziz. Suçlu değiliz, radikal değiliz. Adli sicilimiz temiz. Eğitimliyiz, çalışmaya ve üretmeye hazınız. Türkiye'ye faydalı olmak istiyoruz” dedi.

Sibirya Türk'ü (1)

VALİ HULUSİ ŞAHİN’E MEKTUP

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ına ardından 2 çift, Antalya Valisi Hulusi Şahin’e de mektup gönderdi. Çift gönderdikleri mektupta Rusya’da can güvenlikleri olmadığını ve ülkelerine dönmeyip burada kalmak için Vali Şahin’den yardım istedi. Mektupta, "Biz, Sibirya Göktürklerinden bir aileyiz: Samrin Daniiar ve Tiuliush Bayırmaa. Atayurdumuz, Türk medeniyetinin doğduğu Sayan-Altay bölgesidir. Orada Orhun-Yenisey yazıtları ve en eski Türk anıtları bulunmaktadır. Rivayetlere göre büyük Oğuz Kağan da orada doğmuştur. Biz, Türk tarihinin yaşayan bir halkasıyız fakat bugün yok olma tehlikesiyle karşı karşıyayız. Halkımız Türkler arasında en az sayıdadır, bir milyondan az nüfusa sahiptir. Asırlar boyunca Rus asimilasyonuna, ayrımcılığına ve zulmüne maruz kaldık. Dilimizi ve kültürümüzü neredeyse kaybettik. Bugün sadece kültürel olarak değil, fiziki olarak da yok edilme tehlikesiyle yüz yüzeyiz” ifadeleri kullanıldı.

Hulusi Şahin Bayram Mesajı

“ANTALYA, TÜRKİYE’NİN DÜNYAYA AÇILAN KAPISIDIR”

Samrin Daniar ve Tiulish Bayırmaa çifti tarafından Vali şahin’e gönderilen mektupta şu ifadeler kullanıldı:

“Büyük Mustafa Kemal Atatürk şöyle demiştir: ‘Biz, milli şeref ve haysiyet sahibi bir milletiz. Şerefini kaybeden bir milletin ise, başka milletlerin esiri olmaktan kurtulması mümkün değildir.’ Ve yine: ‘Bağımsızlık olmayan bir millet, servet ve refah içinde bulunsa dahi, medeni insanlık dünyasında köle muamelesinden kurtulamaz.”
Bu sözler bizim kaderimizi anlatır gibidir. Asimilasyon altında neredeyse dilimizi ve kültürümüzü kaybettik ama hâlâ yaşıyoruz ve kardeşlerimize sarılmak istiyoruz. Biz inanıyoruz ki, küçük kardeş bir millet kan bağıyla Türk olan büyük kardeş milletle birleştiğinde kendini kaybetmez; aksine kültürel olarak zenginleşir ve güçlenir.
Antalya, Türkiye’nin dünyaya açılan kapısıdır. Eğer buradan unutulmuş Sibirya Türkleri için bir ses yükselirse, bu bütün ülkeye örnek olacak ve tarihe geçecektir.
Muhterem Vali Bey, sizden samimi olarak destek ve himaye talep ediyoruz. ”

Muhabir: Tahsin CAN ÖNALP