Antalya'da denize nazır Konyaaltı’nda dalgaların sesine, çam ağaçlarının gölgesine, portakal ağaçlarının çiçeklerinin kokusuna komşu bir sahne. Antalya’nın en prestijli etkinlik alanlarından biri olan Antalya Açıkhava, 2001 yılından bu yana birbirinden önemli gösteri ve sahne sanatlarına ev sahipliği yapıyor. 3200 kişilik kapasitesiyle, Antalya'nın Konyaaltı Sahili'ndeki bu eşsiz mekan, her yıl yüzü aşkın organizasyonla binlerce sanatseveri bir araya getiriyor. Özellikle 2000'li yıllardan itibaren pek çok konser ve tiyatro gösterisiyle anılara kazınan bu mekânın mimarı ise, etkinlik organizasyonunda yıllar süren tecrübesiyle tanınan Hüseyin Demirtaş.

SAHNE SANATLARINA YÖN VEREN BİR İSİM: HÜSEYİN DEMİRTAŞ

Eskişehir Anadolu Üniversitesi’nde İktisat Fakültesi’nde öğrenciyken ilk gösteri organizasyonunu gerçekleştiren Hüseyin Demirtaş, 1987 yılından sonra bu alanda derinlemesine bir tecrübe kazandı. İlk tiyatro organizasyonunu Zafer Diper'in oyunuyla üniversitede arkaşlarına gerçekleştiren Demirtaş, mezun olduktan sonra İstanbul’da sektörde uzun yıllar çalıştı, Ferhan Şensoy'un oyunlarının turnelerinin organizatörlüğünü yaptı. Demirtaş, İstanbul’un bu işin mutfağı olduğunu belirterek ‘Orada pişmeyen bu işi yapamaz. Eserler İstanbul’dan çıkar Anadolu’ya geçer. Türkiye’de sahne sanatlarının belirleyicisi İstanbul’dur” diyor. 1990’ların sonunda Antalya’ya yerleşen Demirtaş, Hasan Subaşı'nın belediye başkanlığı döneminde, Altın Portakal Film Festivali'nin konser ve etkinlik organizasyonlarını üstlendi, 2001 yılında Antalya Açıkhava’yı yeniden inşa etti ve burayı Antalya'nın kültürel hayatında önemli bir yere taşıdı.

TİYATRO VE KONSER SEYİRCİSİ: DEĞİŞEN DİNAMİKLER

Demirtaş, zaman içinde Antalya Açıkhava'nın seyirci profilinin de değiştiğini gözlemliyor. Özellikle tiyatro gösterilerine gelenlerin yaş ortalamasının yükseldiğini ve konserler organizasyonlarında asayişe daha titiz yaklaşmak zorunda kaldığını belirtiyor. Diğer taraftan Antalya nüfusunun artmasıyla eskiden 3 ay aktif olan Antalya Açıkhava son yıllarda 6 -7 ay boyunca etkinliklere e sahipliği yapıyor. “Ne olursa olsun yılda birkaç kez Türk Halk müziği ve en az 8- 10 tiyatro oyununa sahne vermeye özen gösteririm” diyen Demirtaş sahne sanatlarını takip ederken Konyaaltı’ndan geçen arabalardan gelen müziklere dahi kulak kesildiğini söylüyor.

KENDİ BİLET SATIŞ KANALI OLAN TEK ORGANİZASYON ŞİRKETİ

Demirtaş, yıllardır düzenlediği etkinliklerin bilet satışını, üç yıl önce kurduğu Biletmio internet bilet satış platformu üzerinden gerçekleştirmeye başladı. Böylece yalnızca organizatörlüğünü üstlendiği etkinlikleri değil, aynı zamanda bilet satış sürecini de yöneten Türkiye’deki tek organizasyon şirketi olma özelliğini kazandı. Biletmio, Antalya Açıkhava başta olmak üzere Türkiye'nin birçok kentinde gerçekleşen konser ve sahne gösterilerine erişimi kolaylaştırarak, turistlerin tatil deneyimlerini kültürel etkinliklerle zenginleştirmelerine olanak tanıyor.

ZORLUKLAR VE BAŞARILAR

Binlerce kişinin katıldığı bir etkinliği başarıyla yönetmenin ciddiyet işi olduğunun altını çizen Demirtaş, bu büyük organizasyonların risklerini ve zorluklarını çok iyi bildiğini belirtiyor. Hava durumu, sanatçının sağlık durumu, trafik gibi faktörlerin, bir etkinliğin başarısını doğrudan etkileyebileceğini ve organizasyon sırasında bu unsurlara dikkat edilmesi gerektiğini “Burada koşmak yasaktır, benim çalışanım koşamaz. Koşarsa, seyirci acaba ne oldu da koşuyor diye tedirgin olur. Bunun gibi ince hesaplar yaparız. Volkan Konak’ın sahnede ölümü olayı var. Burada ben sağlık riskini menajere bırakamam. Seyirci için de sanatçı için de organizasyon boyunca sağlık ekibim görevdedir. Bunlar yılların deneyimleri, başa gelen olayların birikimi ile oluşmuş altın kurallardan sadece birkaçı” sözleriyle örnekliyor.

Demirtaş pek çok değişkeni, olası krizleri yönetmeyi bilmeyi gerektiren işi herkesin ruhsatsız bir şekilde yapabilmesinin ise sektörde kalite ve standartlar için büyük eksiklik olduğuna işaret ederek, “Türkiye’de bu işi yıllarca istikrarlı bir şekilde yapan eskilerden 3- 5 kişi sayabilirim, Ahmet San, Necati Akpınar ve ben. Çünkü sektöre girip hızlıca para toplayıp gitme peşinde olan çok” diyor.

KAMU YÖNETİMİNDE KONSER FURYASI

Hüseyin Demirtaş, son on yıldır siyasi seçim kampanyalarından başlayarak, daha sonra merkezi kamu yönetiminin ve giderek belediyelerin artan konser organizasyonlarını ise şu sözlerle değerlendiriyor

“Vergiler maliyetlerimizin çok büyük bölümünü oluşturuyor. Bir tarafta devlet bedava konser yapıyor, parasını kamu bütçesinden veriyor, sanatçıya 1 yerine 10 birim ödüyor. Öbür tarafta bizden vergi alıyor. Biz destek almadan kendi olanağımızla yapıp vergi öderken, kamu bu işleri bedava yapıp sektörde rakip oluyor. Siyasette popülizm arttıkça, seçim döneminde siyaset anlatırken seçmeni eğlendirmek gibi bir eğilim oluştu. Son on yıldır siyasi partiler, kamu otoriteleri konser organizasyon işine girdi. Belediyeler bu işin suyunu çıkartarak piyasadaki fiyatlandırmayı da bozdular. Vicdanlı sanatçılar vatandaş cebinden bilet için para ödeyeceği için bize düşük ücret söylemeye çalışıyorlar ancak belediyeye konser verecekse başka fiyat söyleyebiliyor. Bizim ortalama bilet fiyatımız 1067. Ben bir hesap yaptığımda kamu otoritesinin düzenlediği bir organizasyonda katılan kişi sayısına da baktığımda bilet fiyatının kamuya maliyeti ortalama 4 bin TL üzerine çıkıyor”

Konyaaltı Açıkhava bu yıl Antalya Müzik Festivali düzenleniyor. Hiçbir kamu desteği almadan organize edilen Festival, Antalya'nın kültürel hayatını canlandırmayı ve daha fazla sanatçıya ev sahipliği yapmayı hedefliyor.

Muhabir: ECE GÜNEŞ