Eğitim öğretim dönemi bitti, öğrenciler ve öğretmenler tatile çıktı. Eğitim ve Bilim Emekçileri Sendikası (Eğitim Sen), yılsonuna yönelik yaptığı değerlendirmede okullarda yaşanan sorunları ele aldı. 14 sayfalık raporda beslenme, öğretmenlerin sosyal hakları, okulların fiziki durumu ve hijyen konuları ön plana çıktı. Okulların kapanmasının ardından yaz okulları devreye girdi. Fakat Antalya’nın Kepez ilçesinde eğitim veren Aslanlar Ortaokulu, sıra dışı bir yaz okulu uygulaması ile gündeme geldi.

YAZ OKULU ADI ALTINDA KURAN EĞİTİMİ

Milli Eğitim Bakanlığı Hayat Boyu Öğrenme Genel Müdürlüğü ile Hayrat Vakfı arasında yapılan protokolle Kepez’de eğitim veren Aslanlar Ortaokulu, Hayrat Vakfı Antalya İl Temsilciliğine tahsis edildi. Vakfın, ‘yaz okulu’ adı altında ‘Osmanlı Türkçesi Eğitimi’ ile ‘Kuran-ı Kerim’i Okuma, Anlama ve Yorumlama Eğitimi’ vereceği öğrenildi. Kepez Kaymakamlığından Kepez İlçe Milli Eğitim Müdürlüğüne gönderilen yazıda kursların 23 Haziran’dan 25 Temmuz’a kadar, hafta içi saat: 11 ile 15 arasında verileceği bildirildi. Aslanlar Ortaokulu ile birlikte Teomanpaşa Halk Eğitim Merkezi de yine Hayrat Vakfı’na tahsis edildi.

Kuran Kursu Açılan Ortaokul Yazı

ÖZTÜRK: OKULLAR EĞİTİM YUVASIDIR

Kepez Aslanlar Ortaokulu ile Teomanpaşa Halk Eğitim Merkezinde Kuranı Kerim eğitimi verilecek olması Eğitim Sen’i ayağa kaldırdı. Okulların hızlı bir şekilde gericiliğe teslim edildiğini belirten Eğitim Sen Antalya Şube Başkanı Kadir Öztürk, okulların eğitim yuvası olduğunu vurguladı. Öztürk, “Kuran kursları camilerde olur. Bir çok camide Kuran eğitimi verilirken koskoca bir okul neden Kuran eğitimi için vakfa tahsis ediliyor? Bu yaşananlar eğitimde yaşadığımız gericiliğin geldiği noktayı gözler önüne seriyor. Laik, bilimsel, kamusal eğitimde vazgeçilerek okullar tarikatlara ve cemaatlere peşkeş çekiliyor” dedi.

Kadir Öztürk Eğitim Sen Antalya Şube Başkanı

KURAN KURSUNU BIRAK, OKULLARA BAK

Milli Eğitimin okullarda kuran kursu açmak yerine eğitimde kök salmış sorunlara odaklanması gerektiğini söyleyen Kadir Öztürk, “Kamusal, nitelikli ve eşitlikçi eğitimin sağlanabilmesi için eğitim bütçesi en az iki kat artırılmalı, kaynaklar doğrudan okullara ve öğrencilere yönlendirilmelidir. Okul ihtiyaçları için yeterli ödenek ayrılmalı; velilerden bağış, aidat, kayıt parası adı altında para toplanması yasaklanmalıdır. Okul alanlarının ticari işletmelere kiralanması gibi uygulamalara son verilmeli; eğitim alanları kamusal niteliğini korumalıdır. Bu bütçe artışı, sadece bir eğitim politikası tercihi değil, aynı zamanda toplumsal bir sorumluluktur. Milli eğitim, okullarda kuran kursu yerine artık kök salmış sorunlara yönelmelidir” diye konuştu.

Muhabir: ENGİN KORKMAZ