Akdeniz Üniversitesi’nin yaptığı promosyon anlaşmasında intörn doktorlara yalnızca 10 bin lira ödeme yapılması, Hekimsen Sendikası tarafından sert bir şekilde eleştirildi. Kurum, tüm personele 120 bin lira ödeme yapılmasına karşın intörn doktorlara ayrılan düşük tutarın eşitlik ve hakkaniyet ilkesine aykırı olduğunu vurguladı. Hekimsen, intörn doktorların fiilen sağlık hizmeti sunduğunu, nöbet tuttuğunu ve kamu hizmetinin sürekliliğine katkıda bulunduğunu hatırlatarak, öğrenci statüsünün gerekçe gösterilmesinin dolaylı ayrımcılık anlamına geldiğini belirtti.
Kurum ayrıca, devletin diğer alanlarında gençler ve öğrenciler için pozitif ayrımcılık uygulanırken, Akdeniz Üniversitesi’nde intörn doktorlara yönelik negatif ayrımcılık yapılmasının kabul edilemez olduğunu kaydetti. Hekimsen, bu durumun hem etik hem hukuki açıdan ciddi bir sorun oluşturduğunu ifade etti ve üniversite yönetiminin kamuoyuna açıklamakla yükümlü olduğu soruları sıralayarak şeffaflık çağrısında bulundu.
"ADALETSİZLİK GÖRMEZDEN GELİNMESİN"
Hekimsen’in resmi sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, Akdeniz Üniversitesi’nin promosyon anlaşmasında intörn doktorları kapsamasını ilkesel olarak olumlu buldukları, üniversite yönetimi ve sürece katkı sunan akademisyeni takdir ettikleri belirtildi. Ancak bu durumun, yapılan ağır ve açık bir adaletsizliği görmezden gelmelerini gerektirmediği vurgulandı.
Açıklamada, yapılan promosyon anlaşması kapsamında tüm personele herhangi bir ayrım gözetilmeksizin 120 bin lira ödeme yapılırken, intörn doktorlara yalnızca 10 bin lira verildiği ifade edildi. Bu uygulamanın eşitlik ilkesine, hakkaniyete ve hukuk devleti anlayışına açıkça aykırı olduğu belirtildi.

SORULARA YANIT ARANIYOR
Hekimsen, üniversite yönetimine şu soruları yöneltti: Eğer promosyon ödemesi maaş oranına göre belirlendiyse, sağlık hizmetinin asli unsuru olan hekimler neden daha yüksek promosyon almamıştır? Eğer promosyon eşitlik esasına göre dağıtıldıysa, intörn doktorlar neden bu eşitliğin dışında bırakılmıştır? Eğer promosyon çalışılan süreyle orantılı hesaplandıysa, üç yıllık anlaşmanın bir yılını fiilen çalışacak olan intörn doktorlara en az 1/3 oranında, yani 40 bin lira ödeme yapılmasının hukuken zorunlu olduğu vurgulandı.
Açıklamada ayrıca, Anayasa’nın 10. maddesinde düzenlenen eşitlik ilkesinin idarenin keyfi uygulamalarını yasakladığı hatırlatıldı. İntörn doktorların fiilen sağlık hizmeti sunduğu, nöbet tuttuğu ve kamu hizmetinin sürekliliğine katkı sağladığı belirtilirken, öğrenci statüsü gerekçe gösterilerek düşük ödeme yapılmasının dolaylı ayrımcılık niteliği taşıdığı ifade edildi.
NEGATİF AYRIMCILIK YAPILIYOR
Hekimsen, devletin hemen her alanında gençler ve öğrenciler için pozitif ayrımcılık uygulanırken, Akdeniz Üniversitesi’nde intörn doktorlara yönelik negatif ayrımcılığın kabul edilemez olduğunu, uygulamanın etik ve hukuki açıdan sorunlu olduğunu kaydetti.
Buna ek olarak, Sağlık Bakanlığı’nın promosyon anlaşmalarına koyduğu bazı şartname maddeleriyle belirli bankaların fiilen devre dışı bırakıldığı, rekabetin sınırlandığı ve kamu zararına yol açıldığı belirtildi. Hekimsen Hukuk Birimi konuyu Rekabet Kurulu’na taşıdı.

İNTÖRN DOKTORLARI YOK SAYILIYOR
Kurum, Ziraat Bankası lehine oluşturulan fiili tekelleşme ile hekimler ve sağlık çalışanlarının mağdur edildiğini sordu. Ayrıca diğer üniversitelerin promosyon süreçlerinde intörn doktorları sistematik biçimde yok saydığı ifade edildi.
Hekimsen, intörn doktorların emeğinin değersizleştirilmesine, haklarının görmezden gelinmesine ve hukuka aykırı uygulamalara sessiz kalmayacaklarını ilan etti. Kurum, gerek idari gerekse yargısal tüm yolların sonuna kadar kullanılacağını duyurdu.




