Antalya'nın Aksu ilçesinde 20 dönümlük arazide çiftlik kuran Emin Şencan, taş süslemelerle inşa ettiği evinde ve bahçe duvarlarında sergilediği eserlerle dikkat çekiyor. Osmanlı döneminden kalma bakır sürahilerden eski tarım aletlerine kadar yüzlerce eseri bünyesinde barındıran koleksiyonda, bin 600’lü yıllarda kullanılmış tabak, çanak, çömlek, düven, at arabası, tuluk, tavşan kapanı, kahve kavurma tavası, planya, terazi ve kepenek gibi objeler yer alıyor.
DOĞAL BİR ORTAM
Şencan yurt içinden ve yurt dışından gelen misafirlerine hem müzesini gezdiriyor hem de onlara bahçesinde yetiştirdiği ürünlerden hediye ediyor. Gelenler ise çok sayıda fotoğraf çektirerek, o anların unutulmaz kılıyor. İstanbul’dan ziyarete gelen Mehtap Eroğlu, “Bahçeye ve müzeye hayran kaldım. Kendisini ikinci kez ziyarette bulundum. Çok doğal bir ortam.” dedi.
HAYALİ MÜZEYDİ
Tarihe olan ilgisinin çocukluk yıllarına dayandığını anlatan Şencan, “Bunca eser 3-5 günün birikimi değil. Kendimi bildim bileli topluyorum. Kimde ne gördüysem bazen hediye olarak aldım, bazen parasını vererek edindim. Hayalim evimi bir müzeye çevirmekti. Bu müzeyi oluşturmadaki amacım, gençlerimizin atalarının nasıl yaşadığını, neler giyip neler kullandığını öğrenmesidir. Bu topraklara nasıl sahip olduklarını, hangi şartlarda çalışıp çarpıştıklarını göstermek istedim.” dedi.
GEÇMİŞİ HATIRLIYORUM
Antalya Körfez Gazetesi muhabir Ertuğrul Gün'ün haberine göre; Şencan, evinde ve duvarlarında sergilediği eserlerin maddi değerinden çok manevi değerinin olduğunu belirterek, “Benim için her birinin ayrı bir hikayesi, ayrı bir anlamı var. Her baktığımda geçmişi hatırlıyorum. Bu eserler hem benim hem de gelecek nesiller için birer belge niteliğinde.” diye konuştu.
HAYVANLARI UNUTMADI
Evinin yanı sıra çiftliğinin bir bölümünü de hayvanlara ayıran Şencan, tavus kuşu, Pekin ördeği, kaz, hindi ve İran tavuğu gibi çeşitli türlerin bulunduğu küçük bir hayvanat bahçesi oluşturdu. Gelen ziyaretçilerin özellikle çocukların büyük ilgi gösterdiğini anlatan Şencan, “Burası hem tarih hem doğa meraklıları için bir yaşam alanı oldu. Gelen herkes geçmişe dokunuyor, doğayla buluşuyor.” ifadelerini kullandı.
GEÇMİŞİ HATIRLIYORUM
Güvenlik konusunda da titiz davranan Şencan, evinde oluşturduğu müzenin 24 saat kayıt yapan kameralarla izlendiğini, çiftliğinde görevli özel eğitimli köpeklerin de güvenliği sağladığını söyledi. Şencan, “Burayı hem korumak hem de gelecek kuşaklara taşımak benim için bir görev. Tarihimize sahip çıkmak hepimizin sorumluluğu” diyerek sözlerini tamamladı.