AKDENİZ Üniversitesi'nin başarılarıyla dolu 12 yıllık serüveninde dünya tarihine geçtiği rahim nakli operasyonları, kadın sağlığı alanında devrim niteliği taşıyor. Derya Sert'e 2011 yılında yapılan nakil sonrası dünyaya gelen bebek, ardından gerçekleştirilen ikinci başarılı operasyonla birlikte tıp camiasında heyecan uyandırdı. Prof. Dr. Özlenen Özkan'ın ifadeleriyle, Nobel'e aday bu başarı henüz hak ettiği değeri bulamadı.
ÖMER ÖZKAN TEKNİĞİ: DÜNYA'YA YENİ BİR UYGULAMA
Prof. Dr. Özlenen Özkan,
“Rahim naklinde dünya literatürüne 'Ömer Özkan Tekniği'ni kazandırdık. Kol, yüz, gibi birçok nakil yaptık. İlklerden sayılabilir elbette ama rahim nakli biraz geri planda kaldı." dedi.
Prof. Dr. Özkan'ın liderliğinde yaratılan teknik, başta Suudi Arabistan olmak üzere Amerika, Çin, Hindistan gibi ülkelerde uygulanmaya başladı. Bu sayede doğan bebek sayısı dünya genelinde 100'ü aştı.
ANNELİK SEVİNCİ: İNSAN HAKLARI MI? ETİK MI? SAĞLIK MI?
Prof. Dr. Özkan, rahim naklinin insanlığın devamı için gerekli olduğunu vurgularken, bu operasyonların gerek etik gerekse insan hakları bağlamında büyük bir öneme sahip olduğuna işaret etti. Her 5 bin kadından 1'inin doğuştan rahmi olmadığı gerçeği, bu teknolojinin ne kadar hayati olduğunu gösteriyor.
NOBEL'İN KAPISINDA TÜRKİYE: BİR ADIM DAHA İLERİ Mİ, GERİ Mİ?
“Bu Nobellik bir iş aslında. Bizden sonra İsveç yaptı ve Nobel’i İsveç veriyor. Umuyorum, istediğimiz yöne gideriz ve Nobel’i biz kucaklarız ama buna hep beraber sahip çıkmamız gerekiyor."
diyen Prof. Dr. Özkan, dünya basınının bu başarıya olan ilgisine dikkat çekti. İlerleyen dönemde mevzuatın desteklemesiyle daha hızlı yol alınması bekleniyor.
