Antalya’da 2008 yılında kurulan Başarı Spor Kulübü, özellikle cimnastik branşında odaklanarak kentin ilk cimnastik kulübü olma özelliğini taşıyor. 17’inci yılını geride bırakan kulüp, bugüne kadar yüzlerce öğrenciye ulaştı. Kulübün kurucuları Serpil ve Şükrü Baldemir, “Bizim işimiz yalnızca sporcu yetiştirmek değil, çocukları geleceğe hazırlamak” diyerek hem sporcu yetiştirme anlayışlarını hem de gelecek hedeflerini anlattı.
CİMNASTİKLE BAŞLAYAN YOLCULUK
Antalya’da 2008 yılında kapılarını açan Başarı Spor Kulübü, bugüne kadar binlerce öğrenciye ulaşmış durumda. Kulübün kurucularından Serpil Baldemir, kuruluş sürecini şöyle anlattı.
“2008 yılında Başarı Spor Kulübü’nü kurduk. Kuruluşumuzda cimnastik, basketbol, atletizm, yüzme, tenis, hentbol, dans ve halk oyunları branşlarımız arasındaydı. İlerleyen yıllarda tamamen cimnastiğe odaklandık. Şimdi 18’inci yılımıza girdik. Antalya’da cimnastik branşında açılan ilk kulübüz. Ben Akdeniz Üniversitesi BESYO mezunu ve eski milli hentbolcuyum. Şükrü hocam ise Gazi Üniversitesi BESYO mezunu, eski milli atlet ve milli yüzücü. Kendi ana branşlarımız aksine ikimiz de küçük yaşlarda spora ilk merhaba dediğimiz cimnastik branşına gönül verdik. Hem doyduğumuz hem de kendimizi geliştirdiğimiz alan cimnastik oldu.”
ÇOK BRANŞ DEĞİL, TEK BRANŞTA KALİTE
Kulübün diğer kurucusu Şükrü Baldemir ise fazla branşa yayılmanın kaliteyi düşürdüğünü şu sözlerle ifade etti:
“Çok dağılınca kalite kayboluyor. Bizim asıl işimiz cimnastik. Antalya’da ritmik cimnastik, artistik cimnastik ve genel cimnastik hareket eğitimini veren tek kulübüz. Yani hem kız çocuklarımız için ritmik cimnastik hem erkek ve kız çocuklarımız için artistik cimnastik hem de kız-erkek tüm çocuklarımıza genel cimnastik hareket eğitimi sunuyoruz.”
“HERKES EN KIYMETLİSİNİ EMANET EDİYOR”
Serpil Baldemir, kulübe gelen çocukların yaşlarının küçük olduğunu, bu nedenle güven unsurunun en temel değer olduğunu vurgulayarak, “Yaklaşık 350-400 öğrencimiz var. Hepsi bizim için bir birey. Elbette milli takıma sporcu kazandırmak istiyoruz ama şunu bilmek lazım: Spora başlayan 100 çocuktan yalnızca 1’i profesyonel anlamda devam etmek istiyor. En temel ve kolay olmayan bir branşımız var. 99’u da çok farklı alanlarda hayatına devam ediyor. Bizim için 99'u daha kıymetli.o çocukları kaybetmek istemiyoruz. Eğer cimnastikte devam edemezlerse onları başka branşlara yönlendiriyoruz. Voleybolda, okçulukta, yüzmede ya da takım sporlarında başarılı olmalarını sağlıyoruz” dedi.
“BİZİM KULÜBÜMÜZ FABRİKA GİBİ”
Şükrü Baldemir, kulübü bir “fabrikaya” benzeterek şu ifadeleri kullandı:
“Çocuklar önce genel cimnastik hareket eğitimi alıyor. Sonra ritmik ya da artistik cimnastiğe yönlendiriyoruz. Eğer gelişimi duruyorsa, zaman kaybetmemeleri için onları farklı branşlara geçmeye teşvik ediyoruz. Atletizm, yüzme ya da takım sporlarına yönlendirdiğimiz çok öğrencimiz oldu. Bizim işimiz temeli sağlam atmak. Çocuğun motor becerileri gelişmeden hiçbir branşta başarılı olamazsınız. Cimnastik o temeli en güçlü şekilde atıyor.”
ÜÇ YAŞINDAN İTİBAREN LİSANSLI SPORCU
Serpil Baldemir, cimnastiğe başlama yaşının 3 olduğunu belirterek, “Motor becerileri 3 yaş itibariyle gelişmeye başlıyor. Türkiye’de bu yaş, lisans için uygun. Bizim öğrencilerimiz 3 ila 15 yaş arasında. 7 yaşından itibaren yarışma gruplarımız başlıyor. Çocukların gelişimini bu aşamalara göre değerlendiriyoruz” ifadelerini kullandı.
26 GRUPTA ÖZEL EĞİTİM
Kulüpte her çocuğun birebir takip edildiğini kaydeden Şükrü Baldemir, sistemlerini şöyle anlattı:
“350 öğrenciyi 26 farklı gruba ayırıyoruz. Çocukların yaşlarına, fiziksel özelliklerine, hareket becerilerine göre gruplar oluşturuyoruz. Bütün öğrencilerin isimlerini, doğum tarihlerini, ailesini ve gelişim süreçlerini biliyoruz. Bizim işimizde gözden kaçırmak gibi bir lüksünüz yok. Bu yüzden tüm antrenmanlarda bizzat yer alıyoruz.”
TÜRKİYE’DEN DÜNYAYA UZANAN BAŞARI
Bugüne kadar birçok öğrencinin ulusal yarışmalarda boy gösterdiğini aktaran Baldemir çifti, milli takıma giden öğrencilerle gurur duyduklarını belirterek şunları söyledi:
“Türkiye şampiyonalarına katılmak için bölgesel yarışmalardan geçmek zorundasınız. Bu süreci başarıyla tamamlayan öğrencilerimiz oldu. Milli takıma yükselenler var. Bundan sonrası federasyon sorumluluğunda. Yemesi, içmesi, barınması, eğitimi federasyona ait oluyor. Bugün Türkiye’nin cimnastikte olimpiyatlarda, dünya şampiyonalarında söz sahibi olması, bu sistemin başarısıdır.”
“SPOR, AKADEMİK BAŞARIYI DA ARTIRIYOR”
Serpil Baldemir, spor yapan çocukların derslerinde de başarılı olduğuna dikkat çekerek, “Sporcularımızdan Robert Koleji, fen lisesini kazananlar, universite okuyanlar var. Spor, akademik başarıya engel değil, tam tersine destek. Çocuğun çevresini de şekillendiriyor. Kötü alışkanlıklardan uzak kalıyorlar. Disiplinli, hedef koyabilen, sağlıklı bireyler oluyorlar. Bizim en büyük kazanımımız bu” şeklinde konuştu.
“HEDEFEMİZ DAHA ÇOK ÇOCUĞA DOKUNMAK”
17 yılı geride bırakan Başarı Spor Kulübü’nün önümüzdeki hedefi daha fazla çocuğa ulaşmak. Baldemir çifti, “Herkes hayallerini bizlere emanet ediyor. Biz de o emanete sahip çıkmaya, onların hayallerini gerçeğe dönüştürmeye çalışıyoruz..Bizler severek ve isteyerek yaptığımız bu işi; bizden sonra da kulübün başına geçecek takım arkadaşlarımızla birlikte uzun yıllar yapmayı arzu ediyoruz” mesajını verdi.
