Kartalkaya'daki otel yangınında hayatını kaybedenlerin yakınları, Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde (TBMM) kurulan Araştırma Komisyonu'na yaşadıkları acıları anlattı. Gözyaşlarının sel olduğu komisyonda aileler, olayın sorumlularının cezalandırılmasını ve benzer faciaların bir daha yaşanmaması için gerekli adımların atılmasını talep etti. Çocuklarını, eşlerini kaybeden aileler, "Biz onlara son bir kez bile sarılamadık" sözleriyle salondaki herkesi derinden etkiledi.

"HER PARTİDEN MİLLETVEKİLİMİZ MUTLAK GERÇEĞİN ORTAYA ÇIKARTILMASINI İSTİYOR"

TBMM Kartalkaya'da Bir Otelde Meydana Gelen Yangını Araştırma Komisyonu AK Parti Erzurum Milletvekili Selami Altınok başkanlığında toplandı. Komisyon, Grand Kartal Otel'de meydana gelen yangında hayatını kaybeden insanların yakınlarını dinledi. Komisyonda 28 aileden 57 kişi katıldı. Toplantı öncesi konuşan Komisyon Başkanı Altınok, "10 kamu kurumu, 7 sivil toplum kuruluşu olmak üzere 17 kurum ve kuruluştan 39 kişiyi dinledik. Bunlarla ilgili raporları ve notları aldık. Şunu açık bir yüreklik ifade edebilirim ki komisyonundaki her partide bulunan milletvekillerimiz mutlak gerçekliğin ortaya çıkartılması, sorumlu kurumların belirlenmesi, bundan sonra bu acıların tekrar yaşanmaması için üstün bir gayretle çalışmalar yaptı. Bugün ağırlayacağımız misafirlerimize sözü verdikten sonra sözlerinin hiçbir şekilde kesilmemesini istirham ediyorum. Şu hususu belirtmek isterim ki milletvekillerimizin sözünü de kesmek istemem. Ancak burada söz sırası önceliğin acılı annelere, babalara verilmesi noktasında benim de aynı kanaati paylaştığınızdan da eminim. Ateş düştüğü yeri yakıyor. Biz söylerken bile zorlandığımızda siz o acıyı yaşadınız. Yüreğinizde hissettiniz. Allah sabrınızı artırsın. Allah evlatlarınızın makamını cennet etsin. Kardeşlerinizin, eşlerinizin makamını cennet etsin" dedi.

"BU DEVLETE GÖNÜL VERMİŞ CANLARIMIZI BU ÜLKEYE KURBAN VERDİK"

Yangında kızı ile eşini kaybeden ve yangından sağ kurtulan Hilmi Altın, "Hayatını doğru dürüst iş yapmaya adamış, çocuklarını vatana ve millete hayırlı şekilde yetiştirmek için çırpınmış, bu devlete gönül vermiş canlarımızı bu ülkeye kurban verdik. Ve bu cinayette liyakatsizce iş yapanların, yapanların ellerinde hayatlarımızı bıraktık. Bu araştırma komisyonunun omuzlarında tarihi bir sorumluluk var. Ve bu tarih sizleri eminim parmakla gösterecektir. Bu komisyonun çalışması bir daha bu ülkede iş ahlakından, insanlıktan, liyakat yoksunu insanların iş yapma cüretine sahip olamamasını sağlamalıdır. Biz böyle insanların sorumluluk üstlenemeyeceği bir ülke ve sizden gerçekten tarihe geçecek, emsal teşkil edecek bir çalışma ortaya koymanızı bekliyoruz. Kendinizi bizim yerimize koyarak gerçeğin adaletin ve vicdanınızın sesiyle hareket edeceğinize adımız gibi eminiz" diye konuştu.

"HAK ETTİKLERİ CEZALAR İNDİRİMSİZ UYGULANSIN"

Eşinin çığlığıyla uyandığını ifade eden Altın, "Ben kızımı aldım, sen de peşimden gel' dedi. Çocuğumla fırladı gitti. Çok büyük bir dumanın koridoru kapladığını gördüm. Merdiveni bulamıyordum. Rastgele yürüdüm. Duman başımı döndürmeye başladı. Tesadüf eseri duman biraz açıldı. Köşe bir oda bulduk. Çarşafları bağlayıp 6 çocuk indirdik. Net talebimiz, hiçbir aile bir daha yaşadığımızı yaşamasın. Otel sahipleri, denetlemeyenler, görmezden gelenler, ruhsatları verenler ortaya çıkarılsın. Hak ettikleri cezalar indirimsiz uygulansın. Otelin arazisi ibretlik bir anıta dönüşsün" ifadelerini kullandı.

"YANGIN HABERİNİ ARKADAŞLARIMIZDAN ÖĞRENDİK"

Yangın faciasında hayatını kaybeden 17 yaşındaki Ömür Kotan'ın annesi Zeynep Kotan, "Ömür, o otele gönüllü kayak eğitmen yardımcısı olarak gitti. Benim ve babasının ona tembihi, sorumlu olacağı çocuklara çok dikkat etmesi, bir an bile gözünü onlardan ayırmamasıydı. Ömür sorumluluğunu layıkıyla yerine getirdi. Biz yangın haberini sabah yedi buçukta televizyonda izlemiş olan bir arkadaşımızdan öğrendik. Gece üçte belki de daha önce başlamış bir yangını, oğlumun kaldığı otelde çıkan yangını herkes gibi bize haberlerden duyduk" dedi.

"İNSANLARIN HAYATINI KURTARMAK İÇİN KENDİLERİNİ FEDA ETTİLER"

Yangın faciasında hayatını kaybeden 25 yaşındaki mühendis Alp Mercan'ın ablası Nihan Ece Mercan, "Kardeşim Alp Mercan ve en yakın arkadaşı Yiğit Gençbay, Kartalkaya'daki yangında, insanların hayatını kurtarmak için kendilerini feda etti. Altıncı kattaki odalarında, çok rahat bir şekilde kıyafetlerini giyerek inmişken, önce oradaki çalışmalara katıldı. Daha sonra, sadece bir çocuk, bir insan daha kurtarabilmek için o yanan tabut otele geri girdi ve biz onların bedenlerine onuncu kat dolaştık. Kimliklerini DNA testiyle teşhis edebildik ve biz onlara son bir kez bile sarılıp öpemedik" dedi.

TÜM SALON GÖZYAŞLARINA BOĞULDU

Otel yangınında eşini ve çocuklarını kaydeden Duygu Can Sarıtaş, oğlunun son ses kaydını komisyona dinletti. Duygusal anların yaşandığı o anda hayatını kaybedenlerin yakınları ve bazı milletvekilleri gözyaşlarını tutamadı. Küçük çocuğun gönderdiği ses kaydında, "Anne seni çok seviyorum" dediği duyuldu.
Yangında hayatını kaybeden Süleyman Dayı, emekli bankacı eşi Seden Nurgül Dayı, kızları Ela ve Buse'den oluşan 4 kişilik Dayı ailesinin anneannesi, "Görünen şeylere göz kapatan insanların ben hakkımı helal etmiyorum. Zerre kadar suçu olanların cezalarını çekmelerini istiyorum" dedi.

Kaynak: İHA