Antalya Hanım Ömer Çağıran İlkokulu’nda görev yapan Psikolojik Danışman ve Rehber Öğretmen Ebru Kuyumcu Yıldırım, TEKNOFEST 2025’te alanında Türkiye ve Dünya Birinciliği elde eden “Duygu Keşif Robotu – Mini Koçun Yanında” adlı projeleri için patent başvurusu yaptıklarını açıkladı. Yıldırım, yaptığı açıklamada Duygu Keşif Robotu’nun, çocukların duygularını tanıma, anlama ve düzenleme becerilerini geliştirmeyi amaçlayan, tamamen yerli ve pedagojik temelli bir eğitim yazılımı olduğunu belirtti.

DUYGU KEŞİF ROBOTU

Duygu Keşif Robotu, sesli ve görsel yönlendirmeler ile çocuklara duygusal farkındalık kazandırdığına dikkat çeken Yıldırım, “Duygu Keşif Robotu, sesli ve görsel yönlendirmeler ile oyunlaştırılmış, pedagojik ilkeler doğrultusunda hazırlanan eğitim içerikleriyle çocuklara duygusal farkındalık kazandırıyor” dedi.

“BENZERSİZ BİR EĞİTİM UYGULAMASI OLARAK ÖNE ÇIKIYOR”

Duygu Keşif Robotu’nun sadece Türkiye’de değil dünyada bir ilk olduğuna değinen Yıldırım, “Sınıf ortamında görev alan Mini Koç modeli, öğrencilerin birbirleriyle etkileşimini artırarak sosyal-duygusal öğrenmeyi gerçekleştiriyor; arkadaşlık, empati ve iletişim becerilerini güçlendirerek sınıf içi sosyal bağları destekliyor. Bu yapısıyla proje, hem Türkiye’de hem de dünyada ilk kez teknolojiyi duygusal farkındalık ve akran desteği temelli bir öğrenme modeliyle birleştiren benzersiz bir eğitim uygulaması olarak öne çıkıyor” diye konuştu.

“YALNIZCA BİR YARIŞMA BAŞARISI DEĞİL”

Yıldırım, “Duygu Keşif Robotu” nun yalnızca bir yarışma başarısı değil, aynı zamanda yeni bir eğitim yaklaşımının öncüsü haline geldiğini söyledi. TEKNOFEST’teki başarının ardından projenin yeni eğitim döneminde okul temelli pilot uygulamalara başladığını hatırlatan Yıldırım, bu süreçte öğrencilerin kendini ifade etme, empati kurma ve duygularını düzenleme becerilerinde belirgin ilerlemeler gözlemlendiğini belirtti.

“EĞİTİMDE YENİ BİR DÖNEMİ BAŞLATMAYI HEDEFLİYORUZ”

Duygu Keşif Robotu’yla beraber eğitimde yeni bir dönem başlatmayı hedeflediklerini vurgulayan Yıldızım, “Eğitim süreçlerinde akademik başarının öncelenmesi ve duygulara yeterince yer verilmemesi, çocukların kendini tanıma ve ifade etme becerilerini sınırlayabiliyor. Bu durum; yalnızca akademik başarıda düşüşe değil, aynı zamanda empati eksikliği, iletişim güçlükleri ve akran zorbalığı gibi sorunların artmasına da zemin hazırlayabiliyor. Biz bu projeyle teknolojiyi pedagojik bir rehber olarak kullandık; çocukların duygusal farkındalıklarını geliştirmek için teknolojiyle, oyunlaştırılmış etkinliklerle ve birbirlerinden öğrenebilecekleri bir sistem kurduk. Patent süreciyle birlikte projemizi sürdürülebilir hale getirerek, teknolojiyi çocukların duygusal gelişimiyle buluşturan bu sistemi ulusal ölçekte yaygınlaştırmayı ve eğitimde yeni bir dönemi başlatmayı hedefliyoruz” ifadelerini kullandı.

Kaynak: HABER MERKEZİ