Antalya Kent Konseyi Kadın Meclisi ve Kültür Sanat Grubu moderatörlüğünde 'Türk Medeni Kanunu Hükümleri Yönünden Kadın Erkek Eşitliği' konulu panel düzenlendi. Panelde konuşan Doç. Dr. Tuba Birinci Uzun; eşitlik ilkeleri, hukuki süreç ve yoksulluk nafakası ile ilgili bilgi verdi.

Antalya'nın yılkı atları! Soyları Osmanlı Süvari birliğine dayanıyor Antalya'nın yılkı atları! Soyları Osmanlı Süvari birliğine dayanıyor

FARKLI MUAMELENİN EŞİTLİK İLKESİNİ İHLAL ETTİ

İlk olarak ‘Kadının Kocasının Soyadını Almasını Öngören Kuralın İptali’ne ilişkin konuşan Uzun,

“Anayasa Mahkemesi 22/2/2023 tarihli kararında, 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun 187. maddesinin birinci cümlesinin Anayasa’ya aykırı olduğuna ve iptaline karar vermiştir. Evlenmeden önceki soyadının evlendikten sonra da tek başına kullanılması bağlamında kadın ve erkek arasında kuralla öngörülen farklı muamelenin eşitlik ilkesini ihlal ettiği sonucuna ulaşılmıştır” dedi.

Doç. Dr. Uzun, kararla birlikte uygulamada yapılması gereken düzenlemelere, yine kadının evlilik veya boşanma sonucu soyadı değişikliği nedeniyle yaşadığı güçlüklere açıklamalarında yer verdi.  

KAMUOYUNDA YANLIŞ BİR ALGI VAR

Yoksulluk nafakasını düzenleyen Türk Medeni Kanunu’nun 175. maddesine değinen Doç. Dr. Uzun,

“Boşanma yüzünden yoksulluğa düşecek taraf, kusuru daha ağır olmamak koşuluyla geçimi için diğer taraftan malî gücü oranında süresiz olarak nafaka isteyebilir.' denilmek suretiyle kusuru ağır olan eşin yoksulluk nafakası alamayacağı ve yoksulluk nafakasının, nafakayı ödeyecek kişinin mali gücü oranında belirleneceği ve ayrıca yasa hükmünde nafaka isteminde bulunan kişinin talep edebileceği husus kaleme alınmıştır.  Talep karşısında takdir yetkisi Yargıç’a ait olup, talebin kabul edilmemesine ilişkin emredici hüküm bulunmamaktadır. Kanun metninden açıkça anlaşılacağı üzere, kamuoyundaki algının aksine; yoksulluk nafakası süresiz değildir” ifadelerini kullandı.

 BÜLTEN