Göz alıcı yapraklarıyla salonların baş köşesini süsleyen o çiçek, bu kez güzelliğiyle değil zehriyle gündeme geldi. Halk arasında 'ağlayan çiçek' olarak bilinen difenbahya, Bursa’da yaşayan Meryem Can’ı kelimenin tam anlamıyla susturdu. Meryem Can, bu bitkinin özsuyuyla temas ettikten sonra konuşamayacak hale geldiğini öne sürdü. Süs Bitkileri Üretim Danışmanı Ziraat Fakültesi Bahçe Bitkileri Bölümü Öğretim Üyesi Dr. Öğr. Üyesi Deniz Hazar ve Antalya Ziraat Odası Başkanı Ali Top da merak edilen sorulara cevap verdi.
ZEHİRLENDİM ÇIKIŞI
Antalya Körfez Gazetesi Muhabiri Ertuğrul Gün’ün özel haberine göre uzun, iri ve gösterişli yapraklarıyla neredeyse her evde bulunan difenbahya diğer adıyla 'ağlayan çiçek', bu sefer sadece kendi ağlamadı. Bursa’da yaşayan bir kadını da ağlattı. “Evinizde bu çiçek varsa derhal çöpe atın çünkü 2 gün önce bu çiçek yüzünden zehirlendim” diyen dijital içerik üreticisi Meryem Can adlı talihsiz kadın, yaşadığı olayı sosyal medya hesabından anlattı.
KONUŞAMAYACAK DURUMA GELDİ
Can, “Difenbahya, çok gelişen bir bitki. Başı öne doğru eğilmişti. Ben de onu düzeltmek amacıyla geriye doğru iterken bitki ortadan ikiye kırıldı. Kırılmasıyla beraber içindeki sıvı yüzüme ve ağzıma geldi. Ancak bir anda dilim yanmaya başladı. Hemen dilimi yıkadım ama geçmedi. O sırada ağzımda aşırı bir salya akıntısı başladı. Sonrasında da hemen acile gittik. Babam doktora, ‘Kızım bu çiçek yüzünden zehirlendi’ dedi. Çiçekten kopardığı parçayı doktora gösterdi. Doktor da bu duruma çok şaşırdı. Ancak ben konuşamıyordum, kekeme bir insan gibi olmuştum” dedi.
ZEHİRLİ BİLEŞİKLER İÇERDİĞİNİ DOĞRULADI
Olayın ardından gözler, difenbahya gibi popüler iç mekân süs bitkilerinin sağlık açısından taşıdığı risklere çevrildi. Süs Bitkileri Üretim Danışmanı Akdeniz Üniversitesi Ziraat Fakültesi Bahçe Bitkileri Bölümü Öğretim Üyesi Dr. Öğr. Üyesi Deniz Hazar, difenbahya bitkisinin özsuyunun zehirli bileşikler içerdiğini doğruladı. Hazar, “Bu tür bitkilerin yaprakları ve saplarından çıkan süt kıvamındaki özsu, ciltte tahrişe, gözle temasta yanmaya, ağız içiyle temas ettiğinde ise şişlik, yanma ve geçici konuşma bozukluklarına neden olabilir” dedi.
YAŞAMIN BİR PARÇASI
Dr. Hazar, tek bir olumsuz olaydan yola çıkarak bitkilerin suçlanmasının doğru olmadığını da vurguladı. Hazar, “Bir kedi tırmaladığında kimse kedisini sokağa atmıyor. Bitkiler de aynı şekilde, yaşamın bir parçası. Evet, difenbahya dikkatli olunması gereken bir tür, ama çöpe atılması gerekmiyor. Bilinçli kullanım önemli” diye konuştu.
KİMYASALLARI BİLMEK ÖNEMLİ
Dr. Hazar ayrıca, her çiçeğin yenmeyeceğini, bazı bitkilerin polenlerinin bile alerjik reaksiyonlara yol açabileceğini belirtti. Hazar, “Vatandaşlarımız bir bitkiyi evlerine almadan önce araştırmalı. İçerdiği kimyasalları bilmek önemli. Difenbahya gibi bitkiler ruhsal anlamda da insanlara iyi gelir, ama çocukların erişemeyeceği yerlerde tutulmalı. Bu yalnızca difenbahya için değil, birçok süs bitkisi için geçerli” sözlerine yer verdi.
YAŞAMIMIZIN ÖNEMLİ BİR PARÇASI
“Bitkiler sadece dekoratif değil; oksijen üretir, ruh sağlığını destekler” diyen Hazar, bu olayın ardından tüm bitkileri zararlı ilan etmenin yanlış olduğunu söyledi. Hazar, “Unutmayalım ki bitkiler yaşamımızın önemli bir parçasıdır. Sorun, bilinçsizlikte. Bilinçli kullanıcı için doğa tehlike değil, şifadır” dedi.
TOKSİK ETKİYE SAHİP
Hazar, difenbahya gibi bitkilerle uğraşırken mutlaka eldiven kullanılması gerektiğini belirtti. Hazar, “Biz bile seralarda çoğaltım yaparken eldivensiz çalışmıyoruz. Bu bitkiler zehirli olmasa da toksik etkiye sahip. Çocuklardan ve evcil hayvanlardan uzak tutulmalı. Temas sonrası mutlaka eller yıkanmalı” ifadelerini kullandı.
UZUN SÜRE BAKTIM
Antalya Ziraat Odası Başkanı Ali Top merak edilen soruya cevap verdi. Top, “Ben kendi evimde uzun süre baktım. Bugüne kadar olumsuz bir şey görmedim. Bir şehir efsanesi olduğunu düşünüyorum. Artık sosyal medya üzerinden yapılan paylaşımlar daha çok dikkat çekiyor” dedi.