Antalyaspor’un bu sezon aldığı başarılı sonuçlar, spor camiasının yüzünü güldürüyor. Geçtiğimiz yıllarda Dünya yıldızları ile elde edilen tarihi başarısızlığın ardından, bu sezon genç ve mütevazi kadro ile alınan başarılı sonuçlar da yaşanan gururu katlıyor.
Geçtiğimiz yıllarda bir oyuncusuna yıllık 30-40 Milyon TL para ödeyen bir kulübün, bugün mütevazi oyuncularına 7 aydır para ödeyememesi ise pek gündeme gelmiyor.
Öyle ya… Futbol bir sonuç oyunu ve sonuçlar başarılı. Arka planda nelerin olup bittiği çok da önemli değil.
Geçtiğimiz sezon bu zamanlarda şöyle bir yazı yazdığımı hatırlıyorum: “İçinde bulunduğumuz anın kıymetini bilip keyfini çıkaralım. Rutin olarak, her 10 yılda bir düşürülüp batırılan Antalyaspor için, sanırım yine batırılma seansı başladı”.
Pratikte bir batma olayı henüz yok, ancak fiili olarak oyuncuların fedakarlıkları ile ayakta kalan bir takım izliyoruz şu anda.
Üstelik eski başkanla, mevcut başkanın rutin kavgası eşliğinde.
Antalya’da spor denilinde akla gelen ilk branş futbol ve Antalyaspor.
Peki amatör branşlarda durum ne?
Bölgesel ve yerel liglerde onlarca takım ayakta kalma savaşı veriyor.
Birçoğu deplasmana gidecek yol parası bulamıyor, bazıları oyuncularına ekmek arası peynir-domates ikram etmekte zorlanıyor.
Lisans parası olmadığı için liglere katılamayan kulüplerin sayısı her yıl biraz daha artıyor.
Her kulübün kendi çapında, az veya çok sıkıntıları var.
Ancak amatör futbolun genel sorunları hiç düzeltilemiyor bu kentte.
Yağmur yağdığında balçık tarlasında futbol oynayan gençlerden gelecek bekliyoruz.
Yöneticiler destek bulamıyor. İstisnalar kaideyi bozmaz, seçim yılı olduğu için belediyeler kendileri için daha önemli olan işlere zaman ve para ayırıyor.
Maçlarını izlemek için Zeytinköy’deki sahalara gelen aileler, oturacak bir koltuk dahi bulamıyor.
Yeni tesis yapılmazken, mevcut tesisler türlü bahanelerle yıkılıp rantiyeye hizmet edecek şekilde yeniden düzenleniyor.
İmkanlar azalıyor, sahalar yok ediliyor, destekleyenler bir bir küstürülüyor…
Antalya’da sporun altyapısının en net ve yalın özeti bu olsa gerek.
Biz bu şartlarda spor yapmaya çalışan gençlerden gelecek bekliyoruz.
Antalyaspor’da batırılan paranın zekatı ile Antalya gençliğinin tamamı istediği branşta spor yapma imkanı bulabilirdi.
Tabi istenseydi.
Bu ekonomik krizde, bu kadar hoyratça bir borçlanma furyasına girenler sadece Antalyaspor’u batırmadı.
Ülkenin geleceği olan gençlerin de geleceğini körelttiler.
Taban birlikleri temsilcilerinin özverileri de olmasa, Antalya gençliğini düşünen kimse olmayacakmış.