Akdeniz Üniversitesi yakın tarihe kadar kentten kopuk olduğu için çok eleştirildi. Eleştirenler arasında ben de vardım. Ancak son yıllarda gözle görülür bir kabuk değişikliği yaşanıyor.
Özellikle rektörlük görevine Prdf. Dr. Mustafa Ünal’ın gelmesinin ardından, daha sosyal bir üniversite profili izliyoruz.
Yeterli olup olmadığı tartışılır, eksikleri vardır, dile getirilmesi gereken yönleri mevcuttur. Ancak gözle görülür bir değişimden söz etmezsek, haksızlık ederiz.
Akdeniz Üniversitesi, eskiye göre daha ulaşılabilir ve halkın içinde.
Aylar önce Rektör Mustafa Ünal ile bir röportaj yapmıştık. Bu kez Ziraat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Davut Karayel ile söyleştik.
Fakülteden Antalya tarımına, eğitim sisteminden tarımın geleceğine kadar pekçok konuyu ele aldık.
Tarımın durumu, sorunları ve geleceği ile ilgili tespitlerine katılmak bir yana, sektöre bu kadar hakim olmasına sevindim.
Geleceğin stratejik sektörünün tarım olduğu gerçeğini kabul etmeyen yoktur sanırım. Şu anda 7.4 Milyar olan Dünya nüfusunun 2050’de 9.6 Milyar olacağını ve bu insanların beslenmesi gerektiğini belirten Davut Hoca, bunun da tarımla mümkün olabileceğini söyledi Davut Hoca.
Tarımda modernizasyondan bahsederken, Antalya’daki seraların yüzde 80’inin modernize edilmesi gerektiğini belirtti. Bir tarım kenti olan Antalya’da seraların neredeyse tamamının standartlara uygun olmadığını söylemek için tarım sektörüne hakim olmak gerekiyor.
Akdeniz Üniversitesi Ziraat Fakültesi bu tespitleri yapmış.
Çiftçilere, doğal afetlerde TARSİM desteği alınabilmesi için seralarını elden geçirmeleri gerektiği uyarısında bulunmuşlar.
Ziraat Fakültesi’nde görev alan akademisyenler tarafından avokado ve ejder meyvesi üzerine çalışmalar yapılmış. Bu ürünler bugün piyasada adından söz ettiriyorsa, fakültenin bunda önemli payı var.
Tohum ile ilgili düzenledikleri sempozyumda, dışa bağımlılığın önüne geçilebilmesi için yol haritası belirlenmiş. Benzer çalışma gübre üzerine yapılacak.
Bir bilim merkezinin tüm bunları yapması gerekiyor.
Ancak bilim, bilim için yapılmıyor artık günümüzde.
Bilim halk için yapılırsa değerlidir.
Prof. Dr. Davut Karayel Hoca’yı ziyaretimde, Akdeniz Üniversitesi’nde bu anlamda ciddi değişim ve dönüşüm gözlemledim.
Ziraat Fakültesi’nin, tarım sektörünün bileşenleri ile sık sık bir araya gelmesi de bunun en bariz örneği.
İl Tarım ve Ormancılık Müdürlüğü başta olmak üzere, Antalya Ticaret Borsası, Ziraat Mühendisleri Odası ile diğer kurumlar, çiftçiler ve mezun ettikleri ziraat mühendisleri ile periyodik olarak bir araya geliniyor.
Diğer fakültelerde de benzer değişimleri duyuyorum.
Üniversitenin 10 yıl öncesini hatırlıyorum da…
Bilimin halk için yapılanının makbul olduğunu daha iyi anlıyorum.
