Herkesin hayatında köklü değişikliklere neden olan pandemi süreci başlayalı 1 yıl oldu. İlk kez yaşandığı ve olağanüstü bir süreç olduğu için bazı kurallarda ve uygulamalarda aksaklıklar yaşandı. Dünya’nın çözüm bulamadığı bu süreç ile ilgili Türkiye’de de, Antalya’da da yasaklar eleştirildi, bazı kurallar uygun bulunmadı.

İnsanların hayatına doğrudan etki ettiği için kuralların eleştirilmesi çok doğaldır. Ancak halı sahalar için getirilen yasakları başından itibaren anlayamadım. Kapalı alanlarda yapılan basketbol, voleybol, güreş ve savunma sporları gibi branşlarda yasak yok. Çim sahadaki futbola da izin var. Bire bir temas gerektiren basketbolda, vücudun neredeyse tüm bölgelerinin rakip ile temas ettiği güreşte, aynı şekilde kapalı mekanda oynandığı için nefes yoluyla virüs bulaştırma riski olan voleybol, karate, tekvando, kungfu gibi branşlarda bulaşmayan virüsün, açık havada oynanan ve daha hijyenik diyebileceğimiz halı sahalarda nasıl bulaştığını çözemiyor insan.

Spor branşları arasında halı sahalar dışında kapalı mekan neredeyse kalmadı. Halı sahaları, diğer spor mekanlarından ayıran özelliğin ne olduğunu kimse bilmiyor. Koskoca halı sahada, en fazla 14-16 kişi ile yapılan maç ve antrenmanların, kapalı mekanlarda 50-100 kişi ile yapılan salon sporu antrenmanlarından daha sağlıklı olduğu konusunda herkes hemfikir.

Herkes bunu düşünüyorsa, halı sahalar niçin kapalı?

Bu konuda henüz tatmin edici bir yanıt duymadım. Karar alıcıların, halı saha işletmecilerine garezi olmadığına göre; ya iletişim eksikliği, ya da yanlış bilgilendirme olduğunu düşünüyor insan.

Burada iş, sektör temsilcilerine düşüyor. Yeme-içme sektörü bu konuda somut örnektir. İflasın eşiğine gelen restoran ve cafeler, peş peşe açıklamalar yapıp dertlerini anlattı. Gelinen noktada, belli kurallar çerçevesinde bu mekanlar tekrar açıldı.

Halı sahaların bağlı olduğu bir dernek var. Yetkilileri doğru bilgilendirerek, belli kurallara uyarak ve tüm önlemleri alarak halı sahaları tekrar açma konusunda biraz daha gayret gösterebilirler.

Bu arada halı sahaları, sadece gecenin geç saatlerinde yetişkinlerin hobi olarak maç yaptığı mekanlar olarak düşünmemek gerekiyor. Amatör takımların antrenman yapmak için en çok kullandığı mekanlardır halı sahalar. Çocukların oyun alanı, mahalle halkının a yürüyüş mekanıdır.

1 yıldır antrenman yapacak mekan bulamayan amatör takımların bazıları, açık havadaki basketbol sahalarında futbol antrenmanı yapmak zorunda kaldı. Bir neslin spordan daha fazla uzak kalmaması için artık bir orta yol bulunmalı.

Restoranda yemek yiyen, cafede kahvesini yudumlayan, salonda güreşen, çim sahada koşan, mağazada alışveriş yapan insanlar buralara nasıl giriyorsa, halı sahalar da aynı şekilde açılabilir. Üstelik pandemi döneminde sağlıksız beslenen, hareketsiz kalan insanların spor yapmaya bu kadar ihtiyacı varken…