“İnsan en çabuk alışan hayvandır.” Nazım Hikmet
TV dizilerinin değişmez sponsoru ZEN şirketi. ZEN, pırlanta, elmas, altın vb gibi değerli madenlerden takıları pazarlayan bir şirket. Biliyorsunuz pırlantadan vergi alınmıyor. Onlar da dizi boyunca yapılacak reklam parasından sponsorluk sayesinde kurtuluyor olmalı. Birkaç gündür diziler hakkında yazmak istedim ara sıra dizilere göz gezdirdim. Hemen hemen hepsinin en önemli sponsoru ZEN. Hal böyle olunca, dizide iki de bir erkek evlenme teklif eder, elinde pırlanta yüzük kutusu, diz çöker, kutuyu açar, kamera yüzüğü büyütür uzunca zaman gösterir. Yüzüğü gören kadının, sevincinden gözleri büyür, evet diye bağırır. Bu sahne her dizide tekrarlanır.
Kadınları yanıltarak, yaşamda hedef evlilikmiş gibi sunulur. Genç kadınlar, elbette bu gösteriden etkilenir. Henüz yaşamın acemisidirler. Sonra olanlar olur, cennet sanılan evlilik, cehenneme döner, yine de bu karanlık ormanın gizemi devam eder.
Peki ben neden bu dizi konusuna taktım? Geçenlerde bir yazar arkadaşım, annesini yitirdi. Küçük bir köye, taziyeye gittim. Gelenlerin tamamı o köydendi. Ben kadınların olduğu tarafta oturdum. Köylü kadınların çoğunun parmağında tek taş yüzük vardı. Oldukça şaşırdım. Yanlış anlaşılmasın, köylüye tektaşı layık görmedin mi denmesin. Bu yüzük olayı, ZEN dizilerinin başarısıydı. Demek ki yüzük olayı da bulaşıcıydı. Bu konu kafamı epeyce meşgul etti. O köyden döndüğümden beri dizilerin gücünü düşünüyorum. Hiç de küçümsenecek bir durum değil. Öyle ki topluma verilmek istenen mesaj ya da eğitim dizilerle kolayca verilebilir diye düşündüm.
Toplumun kısa zamanda geriye doğru kayması, şiddete, cinayete özenmesi, insani değerlerimizin hızla bozulmasını dizilere yüklemek istedim:)J
Hepimiz biliriz ki toplumlar, görselden çok etkilenir. Örneğin moda diyerek, satışlar artar, giyim kuşam değişir, internet sözcüklerin sesli harflerini siler, kısaltır ama herkes ne denmek istendiğini anlar, yadırgamaz, çünkü modadır.
Her zaman kötüye evrilmese, gücümüz olsa bizler de diziler yapabilsek. Vereceğimiz güzellikleri, insani değerleri dizilerle versek diye düşündüm. En kolay eğitim sanırım bu yollarla oluyor. Hızlı, ucuz, kolay. Nasıl olsa toplum olarak sorgulama, doğruluğundan şüphelenme, araştırma gibi durumlardan uzağız. Bizler, doğru, güzel, gerçek konuları dizilerle anlatsak… Sponsorumuz da halk olsa… Her şey kolaylaşmaz mıydı? Bizim dizilerde şiddet olmazdı, cana kıyılmazdı diye düş kurdum.