Dünyanın en güzel ülkelerinden bir olan Türkiye’de gündem, hafta içi ailecek oturulup izlenen televizyon kanallarının gündemi gibi değişiyor.
Hazır söz televizyondan açılmışken son dönemde gündemi meşgul eden “futbolda bahis” skandalına değinmek istiyorum.
Geçtiğimiz ay Türkiye Futbol Federasyonu Başkanı (TFF) İbrahim Hacıosmanoğlu yaptığı basın toplantısı ile adına bahis hesabı açılan hakemlerin listesini açıkladı.
Açıklanan hakemlerin arasında ise en dikkat çekeni Süper Lig hakemi Zorbay Küçük oldu. Spor camiasında deprem etkisi yaratan bu gelişmeden sonra temiz futbol çağrıları yükseldi.
Hedefteki hakemlerin başında gelen Zorbay Küçük ise bahis hesabının kendisine ait olmadığını belirtip, kimlik bilgilerinin çalınarak adına hesap açıldığından bahisle İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’na suç duyurusunda bulundu. Akabinde Profesyonel Futbol Disiplin Kurulu (PFDK) da Zorbay Küçük hakkındaki idari tedbir kararını kaldırınca maç yönetmesinin önünde bir engel kalmadı.
Tam deprem etkisi geçti derken, bu sefer de “bahis oynayanlar” arasında Süper Lig topçularının da olduğu liste açıklandı.
Açıklanan listeden Beşiktaş’ın genç file bekçisi Ersin Destanoğlu ile alt yapıdan çıkan ve yıllarını siyah-beyazlı formaya harcayan Necip Uysal yer aldı. Galatasaray’ın sol beki Eren Elmalı da listeye giren isimlerdin oldu.
Necip ve Ersin yaptıkları itirazlar ile bahis hesaplarının kendilerine ait olmadığını iddia ederek kanıtlarını sundular. Bu sayede PFDK’dan henüz ceza almadılar. Eren Elmalı ise zamanında bahis oynadığını itiraf etti ve PFDK’dan 45 gün hak mahrumiyeti cezası aldı. O da hemen hemen 7 maç forma giyememesi anlamına geliyor.
Şimdi gelelim buradaki esas mevzuya…
Zaman zaman iddia boyutunda kalan bahis skandalı sonunda patladı. Sert bir şekilde gerekli açıklamalar yapılıp harekete geçildi.
Peki, TFF’ye sormak gerekmez mi; neden bu adımlar ligler başlamadan atılmadı?
Ersin, Necip ve Zorbay Küçük gibi isimlerden anlıyoruz ki henüz soruşturmanın altı tam dolu değil. Madem futbolcuların ve hakemlerin bahis oynadığı net değil neden bir anda bu isimler kamuoyunun önüne atıldı? Neden… Amaç, bence gündem değiştirmekti.
Şu anda Türkiye zorlu bir süreçten geçiyor. Terör örgütü lideri Abdullah Öcalan’ın TBMM’ye gelip DEM Parti Grubu’nda konuşma yapmasından PKK’lılara af çıkarılmasına kadar bir dünya konu başlığının olduğu kritik bir dönemeçten geçiyoruz.
Tam bu noktada ülke gündemini farklı bir zemine çekecek bir konu bulmak elzem hale gelmişti! “Körün istediği bir göz Allah verdi iki göz!” misali aranan konu bulundu: “Futbolda bahis!”
Böylece ülke gündemini değiştirecek konu bulundu ve Türkiye gündemi allak bullak oldu. Kısa süreli de olsa gündem değişti. Böylece, “İkinci çözüm süreci” denen süreçte çok kritik adımlar atıldı ve amaç hâsıl oldu.
Şimdi ise sıra derbide…
Fenerbahçe ve Galatasaray bu akşam Kadıköy’de çok önemli bir derbi maçına çıkıyor. Eğer hakem radikal bir karar alırsa, mesela 1-0 bir takım öndeyken penaltı verirse, o zaman çıkacak tartışmayı varın seyreyleyin…
“Hep size penaltı veriyorlar.”, “Penaltı olmasa bizi yenemezsiniz.” gibi söylemlerle iki takım taraftarı tartışacak ve Papa’nın Türkiye’ye gelişi ile Öcalan’ın ana aktör haline geldiği sürece ilişkin konuların üstü çok güzel örtülecek.