Antalya, bu hafta CHP’nin ağır toplarından birisini, Yerel Yönetimlerden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Gökhan Zeybek’i misafir etti. Bu ziyaret olabildiğince sessiz gerçekleşti.
Aslında Zeybek’in ziyareti daha önceden biliniyor ve merakla bekleniyordu.
Daha yakın zamanda ALDAŞ üzerinden yaşanan Antalya Büyükşehir Belediyesi ile Kepez ve Konyaaltı Belediyeleri’nin yaşadığı tartışma sıcaklığını korurken, bu ziyaret elbette manidar ve dikkat çekici olacaktı.
Akabinde Gökhan Zeybek’in protokol ziyaretleri dışında yaptığı toplantıya sadece CHP İl Başkanı Nail Kamacı ve belediye başkanlarının katılacak olması, başta ilçe başkanları ve diğer örgüt yöneticilerinin olmaması, haliyle merakları artırdı.
Söz konusu toplantının resmi gündemi dört maddede toplanmıştı:
1) Katı atık bedelleri
2) Emlak vergilerinin yeniden düzenlenmesi
3) Kamulaştırmasız el atmadan kaynaklı sorunlar
4) Toplu sözleşmeler
Türkiye’de bütün büyükşehir belediyeleri, katı atık bedellerini faturalara yansıtmaya başlamış, bir tek Antalya Büyükşehir Belediyesi yansıtmayan olarak kalmıştı. Bu konuda mesken ve iş yerleri faturalarına ne yazık ki katı atık bedelleri de yansıyacak.
Toplantının en önemli sonucu da sanırım bu.
Diğer konularda da CHP Genel Merkezi’nin tutumu ve belediyelerin uygulamaları masaya yatırılarak uzun uzun müzakere edilmiş.
Elbette toplantının esas merak edilen boyutu, Büyükşehir Belediyesi ile Kepez ve Konyaaltı Belediyeleri arasında yaşanan gerilimin nasıl masaya geldiğiydi.
Bu konu resmi gündemde olmamasına rağmen, toplantının bir noktasında konu açılmış ve ortam bir anda gerilmiş. Konu ile ilgili olarak Büyükşehir Belediye Başkan Vekili Büşra Özdemir “benim için bir soru yok” şeklinde yumuşak bir tavır sergilerken de Kepez Belediye Başkanı Mesut Kocagöz de benzer bir yaklaşım sergilemiş. Gökhan Zeybek de aynı konu için, “yeri burası değil” şeklinde bir tavır almış.
Sonuçta Büşra Özdemir’in “ağabeyimdir” Mesut Kocagöz’ün de “kızımsın” şeklinde yaklaşımları ile konu tatlıya bağlanmış. Her iki ismi de yakından tanıyanlar için bu yaklaşımlar da şaşırtıcı değil aslında.
Dikkatinizi çekmiştir. Bu konunun üçüncü muhatabı Cem Kotan yazıda gündeme gelmedi.
Çünkü Cem Kotan o saatlerde hastanedeydi. Böbreklerindeki taş sorunu ile ilgili hastaneye kaldırılmış ve küçük bir operasyon geçirmişti. Bu nedenle toplantıya, Konyaaltı Belediye Başkan Yardımcısı Veysel Akyar katılmıştı.
Hal böyle olunca, belki de esas konu olan, Konyaaltı Belediyesi ile Büyükşehir arasındaki sorunlar gündeme gelememişti.
Zaten toplantının bitiminde de topluca Cem Kotan’a geçmiş olsun ziyaretine gidilmiş.
Buradan Cem Kotan Başkana da geçmiş olsun dileklerimizi iletelim.
ALDAŞ ve devamında yaşanan gerilimin ardından aslında Antalya’nın bu akl-ı selime ve sükunete ihtiyacı vardı aslında. Muhittin Böcek’in mahpus damında tutsak olduğu bugünlerde ihtiyaç duyulmayacak tek şey, belediyeler ve başkanları arasında oluşacak çatlak ses.
Anlaşılan o ki, bu sağlanmış gibi görünüyor. Dilerim bu akl-ı selim ve sükunet kalıcı olur.