Kökeni, şarap tanrısı Dionysos’a dayanır derler ama bence çok daha eskidir, İnsanın doğayı anlayabildiği ölçüde anlatısına dayanır. Henüz sözel iletişim, yani dil yeterince gelişmediği için en önemli iletişim aracı bedendir. Tehlikeleri ya da fırsatlar, beden dili ile karşısındakine taklit yolu aktarma çabası da başlangıcı kabul edilebilir.
Yani, insanlık tarihi kadar eskidir.
Tiyatrodan bahsediyorum. Shakespeare’in tanımı ile “insanı, insana, insanla, insanca anlatma” sanatından.
Aslında, tiyatro sözcüğünün kökeni de bize tiyatro ile ilgili oldukça önemli ve felsefi bir bakış açısı sunuyor.
‘Theatron’ yani, ‘görme yeri’. Yunanca’dan geliyor sözcük. Tiyatroda görüyoruz, görmek istediklerimizi ve istemediklerimizi.
“Görmek istemediklerimiz” demişken; iktidarın hegemonya için ihtiyaç duyduğu rızayı üretebilmek için en önemli alanlardan birisinin kültür olduğunu biliyoruz. Kültürel alanda yaratılan değişimler ve bu değişimlerin karşılık bulması, siyasal anlamda rızaya dönüşür ve iktidar varlığını devam ettirir.
Ülkemizde AKP iktidarının başaramadığı en önemli olgu da iktidarının kültürel ayağını inşa edememesiydi. Çünkü, her ne kadar kendilerine İslam’ı referans alsalar da bu referansın kültürel kodlarını açığa çıkaramadılar ve ihtiyaç duydukları rızayı da üretemediler. Bunun için çabaladılar. Ancak, her ne kadar İslam köklü bir kültüre sahip olsa da kendileri bu kültürden bihaber oldukları için olmadı, olamadı. Bu nedenle, görmek istemediklerini yasakladılar, üretenlere hayatı zorlaştırdılar, kültürsüz bir iklime girdik.
İklim kültürsüz olunca da doğal sonuç, yozlaşma olarak çıkıyor karşımıza.
İşte bu yozlaşma ortamında, belediyeler iktidarın kültürsüzlüğünü bir nebze giderebilmek için arayışlara girdiler. Sinema, tiyatro, edebiyat, müzik, plastik sanatlar, aklınıza gelen bütün sanat dallarına, imkanları ölçüsünde destek sağlayarak, bu kültürsüz iklime ve yozlaşmaya karşı direnmeye çalıştılar.
İşte bu dirençlerden birisi var bugün.
Kepez Belediyesi’nin verdiği “Uluslararası Akdeniz Tiyatro Ödülleri” verilecek bu akşam.
Ödüllerin ve ödül alanların detayına girmeyeceğim.
Ama şunu altının çizilmesi gerekiyor.
AKP iktidarının yarattığı kültürsüz iklim ve yozlaşmanın panzehiri, bu iklimi ortadan kaldırmak adına sanatı ve sanatçıyı desteklemektir. Bu aynı zamanda AKP iktidarına karşı siyasal bir mücadeledir.
AKP’nin yargısı ile medyası ile toplumun bütün muhaliflerinin üzerine çöreklendiği bu günlerde Kepez Belediyesi’nin ödülü siyasal bir manifesto niteliğindedir.
Sırf bu nedenle;
Teşekkürler Kepez Belediyesi